Turiaf Gayler Şehri'nde*



*Gayler şehri San Francisco için kullanılan genel bir tabirdir.

Jerryd Bayless


Jerryd Bayless. Arizona Üniversitesinin yıldızı. Indiana tarafından seçilip draft gecesi Portland'a yollandı. Gelecek sezon Rose ve Beasley ile birlikte yılın çaylağı adayım. Hatta fantasy olayında biraz şans olup 7., 8. tura kalırsa direk alırım. Combo guard aslında, ama bir de ne pg, ne sg diyenler var. Şu ana kadar izlediğim hiçbir maçında sıçmadı adam. Üniversite ve sezon öncesi turnuvada. Bakalım. Blazers da fena geliyor ha.

08-09 Nba Takvimi

Eylül 29— Yerel saat ile en geç 11'de oyuncular takımlarıyla birlikte olmalılar.

Eylül 30—Antrenman kampları başlıyor.

Ekim 9-17—NBA Europe Live turu.

Ekim 24— Hazırlık kampları bitiş.

Ekim 27—Doğu saatiyle 18'de takımlar açılış günü için kadrolarını yönetime sunacaklar.

Ekim 28—2008-2009 normal sezon başlangıcı.

Ocak 5—10 günlük kontratlar imzalanması başlıyor.

Ocak 10—Kontratı bulunan bütün oyuncuların kontratları sezon sonuna kadar garantilenecek.

Şubat 15—All-Star haftasonu (Phoenix).

Şubat 19—Takasın son günü.

Nisan 26—NBA draftına ön kayıt başlıyor.

Haziran 18—NBA draftına ön kayıt yaptıran oyuncuların geri çekilmesi için son tarih.

Haziran 25—NBA draft (New York).

Nba'den- 5

Çok büyük hamleler yok aslında ama yine de yazmak gerek.


-En büyüğü bu. Boston Celtics'in şampiyonluğunun mimarlarından James Posey Hornets'le sözleşme imzaladı. Bakalım son 4 senede yaptığı 2 senede bir şampiyonluk olayını Hornets'le yaşayabilecek mi. Kadroyu bir gömlek atlattı orası kesin.

-Azgın Clippers şimdi de kısıtlı free agent olan Warriors swingman'i Kelenna Azubuike'ye offer sheet imzalatmış. Şöyle ki, eğer bir hafta içinde Warriors, Clippers'ın verdiği parayı vermezse (teklifi karşılamazsa) Kelenna LA'de olacak. Elemanda gelecek var hepimiz biliyoruz, on numara transfer olur.

- Milwaukee'de şuursuzca hamlelere devam ediyor. Son olarak Tyronn Lue ve Malik Allen'la sözleşme imzaladılar. Hey maşallah. Bana göre yaptıkları en büyük hata Bogut'un sözleşmesini astronomik bir rakama (72.5M/5 yıl) uzatmasıdır. Bu adam hiçbir zaman büyütüldüğü kadar değildi, ol-a-mayacak.


- Toronto Raptors 2005 draftında 41. sıradan seçtiği Hırvat guard Roko Ukic'le sözleşme imzaladı. E tabii Raptors olunca olay şaşırmıyor insan.

- Celtics Patrick O'Bryant'ı kadrosuna kattı. Bu eleman da lige ilk girdiğinde inanılmaz katkı bekleniyordu, fos çıktı. Belki keltlerde yeniden doğar, Perkins'in arkasından.

- Salih sana sevinmek yok. Odom-Marion ne be. Allah korusun! Ama yanında şöyle Jordan Farmar, Sasha Vujacic filan verirlerse neden olmasın.

Gidenler


Şaka maka, bayağı giden olmuş Barcelona'dan bu yaz ha.
Şu ana kadar gidenler, Thuram, Zambrotta, Dos Santos, Deco, Ronaldinho, Eto'o ve Edmilson.
Bu, her nasıl olursa olsun değişimin göstergesi. Özellikle hücum adına. Artık işler daha fazla Messi üstünden yürüyecek. Ve -bunu yapmak Guardiola'nın işi- Henry de daha fazla etkin kılınacak. Kılınmalı.
Aynı şekilde Bojan da, doğal olarak daha fazla şans bulacak ve gelişecek. Geçen sezon hayvan gibi 8 kişilik bir forvet hattı vardı ve, bunların sadece üçü oynayabiliyordu. Ara sıra Iniesta'nın da solda oynadığını hesaba katarsak, dokuza çıkıyor bu rakam. Bu hücum rotasyonundan 3 kişi gitti işte.

Sağ bek artık Alves'e emanet ve, o kanattan gelen hücumlar çok daha etkili olacak. Zaten Zambrotta da hücum yönü iyi bir bekti ama, Alves o konuda aşmış vaziyette. Sevilla'da hücumlar ondan başlıyordu, oyunu o kuruyordu. Ben futbol tarihinde böyle bir bek bilmiyorum. Cafu'yu filan geçecek bu herif nerdeyse.
Solda yine Abidal var. Ama umarım ki bu sezon daha iyi olur.
Hleb kesin alındı diyorlar ama, ben böyle açıklama gibisinden bir şeye rastlamadım. Geldiyse çok iyi tabii.
Keita var yenilerden, malum. O sanki banko oynayacak gibi.
Bu sezon daha "aç", daha diri bir Barça görmek dileğim(iz). Transferler filan da o yönde zaten. Hoca yeni vs. Bakalım.

Bir de Euro 2008'de çılgın atan Xavi ve Iniesta'nın aynı formu sürdürmeleri dileğimiz. Tabii onlar genelde böyle zaten ama olsun.

Ronnie Gider


3 tane gidecek eleman vardı. Üçü de gitti. Güzel.
Biri Chelsea'ye gitti-Deco. Biri eğer cidden doğruysa Özbekistan'a gitti-Eto'o. Diğeri de aylardır söylendiği gibi Milan'a-Ronaldinho. Tabii Man City yerine Milan'ı seçmesi birçok yönden daha iyi.
Artık yeni bir deli üçlümüz var:Pato-Kaka-Ronaldinho. Bunlar, çok değil, sadece kendileri gibi oynarsa, ben olabilecekleri düşünmek istemiyorum. Şanslarına Cl'de de oynayabilecekler bu sezon.

Bazı salaklar "Ronaldinho bitti" gibisinden şeyler söylüyor. Bu takımın Cl almasından daha doğal bir şey var mı sizce. O zaman da bitmiş mi olur R.dinho, yoksa yeniden doğmuş mu?

Lezbiyen

Bir dişi şarkıcı, "gel sen yanıma her gece, sevişelim seninle-bak eriyorum her gece, içiyorum seninle" diye şarkı söyleyip, 10 tane kızla hoplaşa oynaşa klip çekiyorsa, ben buna "lezbiyendir" derim arkadaş.

Kendisi buraya festivale de gelecek. İnşallah sahneye çıkıp...

Nba'den-4

Bu sene Nba cemaati hakikaten toptan kafayı yedi. Garip garip hamleler, transferler. Sanırım lig başlayana kadar, takımların hepsinin kadrosunun yarısı değişmiş olacak.
Ve daha aylar var ligin başlamasına daha.

-Camby Clippers'ta. Ve de ne karşılığında biliyor musunuz? 2010 draft hakları. 2. tur hem de. Hadi Brand kalsa tamam da. Anlamıyorum ki ben. Nuggets da "salary'yi rahatlatmış güya. Lan defans yapan tek adamınız, takımın sigortası gitti, salary'yi rahatlatsan ne. Kimi alacaksın ki onun gibi. Küme düşün inşallah diyeceğim ama, yok ki...

-Wade Odom'la oynamak istiyormuş. Daha önce, 03-04'te bir sezon oynamışlardı birlikte. Tadı damağında kalmış sanırım. Buradan yetkililere sesleniyorum. Hazır bunlar Marion'ı da postalamak istiyor, yapın şu Marion-Odom takasını. Sevindirin biz garibanları. Hadi be hacı.

-Bir ara TTNet Beykoz'da oynayan, daha önce G.State ve Denver'da da forma şansı bulan Anthony Roberson NY ile 2 yıllık kontrat yapmış. O çocukta iş var.

-Shaun Livingston'ı Suns istiyormuş. İyi güzel de, ne kadar sağlam bu eleman? Eğer ayakta durabilecekse çok da işlerine yarar. Hatta "belki" Nash sonrası pg'yi ona emanet edebilirler. İhtimal tabii.

Aydın Ve Hatıralar

Dün gece Gs tv'ye bakıyorum, kamp, idmanlar vs. Aydın röportajı çıktı sonra. Bu sezon kadroda olacak büyük ihtimal. Daha önce bir yazıda değinmiştim.
Aklıma ne gelebilir Aydın'ı görünce? Evet, Gs'nin sağ kanadının emin ellerde olduğu filan da geliyor ama, öncelik o meşhur "Konya maçı"nda.

Buradan önceki evdeyiz. Akşam saat 9 mu, 10 mu ne. Yine maçı izlemeye gitmemişiz, satmışız takımı. Muhtemelen soğuktur, annem de "gitmeyin oğlum" filan demiştir. Her kış aynı terane.
Bizim resmi siteden takip ediyoruz maçı. Neyse maç ilerliyor filan. 0-0 Ben ekranın tepesinde.
Oldu 80 küsür. Bir yandan tırsıyoruz ama, diğer yandan Gs'nin huyunu da biliyoruz;yine bir 90. dk. golü gelir kurtuluruz vs.

Zaten bir ton da sakat var. Defansta Yalçın filan oynuyor.
87'de Aydın girdi. Yükleniyoruz ama, bir taraftan Konya da geliyor.

Umut devam ediyor ama, aynı şekilde azalıyor da. Bilen bilir, o sayfanın yenilenmesi, her dalgalanmada yeni cümleyi okurken hissedilenler...
Stadta izlemekten daha büyük heyecan.

90'ı geçiyoruz. O soğukta terlemeye başlıyoruz. 3 kişiyiz:ben, babam, kardeşim.
Dakika 91'i geçti. Sayfa yenilendikçe kafayı yiyoruz.
Neredeyse umudu kesmişken, şöyle bir şey belirdi en alt kısımda:"Goooooooooooooooooooollll!!!! Aydın Yılmaaaaz!!!!!! Genç yıldızın golüyle Galatasarayımız 1-0 öndeeeee!!!".

Biz de aynı, hatta daha fena bağırıyoruz, hönkürüyoruz.
Sezon sonunda şampiyon olduğumuzda, bu golün değerini daha iyi anlıyoruz tabii.