March Madness


Buralara kadar gelip bizi okuyorsanız, az da olsa basketbol kültürünüzün olduğunu varsayıyorum. Az da olsa basketbol kültürü olan insanların yılın bu dönemlerinde dönen meselenin ne olduğunu, nasıl olduğunu bildiğini de...

"NCAA Playoffları" başladı. Play-off ağacı burada. (Çok deli okuyucumuz varmış gibi şey de diyeyim, tahminlerinizi yoruma bekleriz.)
Benim tahminlerimdeki ilk sürprizime bugün tanık olduk. Cleveland State yılın en overrated ekibi Wake Forest'ı ilk turda turnuva dışına itti.
Okulunu pek sevmememe rağmen bizim eyaletin takımı olması dolayısıyla tuttuğum Washington Huskies yarın (sizde bugün) Purdue ile karşılaşacak, onları geçerlerse rakipleri diğer Huskies, UConn. Washington için "nerede tırak, orada bırak" bir turnuva bu. Elite Eight maksimum olur onlar için.
Şampiyonluk favorim ise Louisville Cardinals. Rick Pitino'yu severim. Takıma fenomenal bir savunma yaptırıyor. Earl Clark da hücumu sırtlamış durumda.
Hansbrough'un son sezonu, UNC bir şey yapabilir mi? Obama onları seçti şampiyon olarak, bana göre zor. Point Guardları Ty Lawson'un sağ ayak başparmağında sakatlığı var, ne zaman oynayacağı belli değil.
Bir diğer aday Oklahoma Sooners. Blake Griffin diye bir canavara sahipler. Tipini görseniz ağlarsınız, kızıl kafa bir şey. Ama son zamanlarda ne NCAA'e ne de NBA'e onun kadar "tough" bir oyuncu gelmedi. Kafasını yere vurup bilincini kaybetti, iki dakika sonra kendine gelince koça sormadan oyuna girmeye çalıştı, engellediler tabii. Oklahoma ve UNC'nin yolları da Elite Eight'te kesişiyor. Erken final.
Geçen senenin finalisti Memphis, şampiyonu Kansas plase. Sürprizim ise Duke'u geçerlerse Balbay'lı Texas. Uzunboynuzların yolları bayağı zor. Duke, muhtemel UCLA ya da Nova, peşinden Xavier ya da Pitt. Pitt de birinci sırada olmasına rağmen şu ana kadar oynadığı oyunla pek umut vermedi bana turnuvada, NCAA'de de boşu boşuna 1 numara olunmaz yalnız dikkatli olmak lazım. Sopcast kullanın maçları izleyin.
Vakit oldukça ben de ekleyeceğim.
Lappapınız bol olsun.

Aslan Kral


Maça iki saat kadar bir süre kaldı. Arda'nın oynayacağını öğrenmiş bulunuyoruz, ki bu da Kewell'ın stoperde oynayacağını teyid eder nitelikte bir bilgi. Benim için en önemli konu şu anda, sağ bekte Serkan oynayıp, Sabri sağ açıkta mı oynayacak, yoksa Sabri bekte kalıp Mehmet Güven mi orta sahaya geçecek. Şu Güven hiç güven vermiyor, bir kaza olup da stoperde başlamasa bari. Kewell'ın stoperliğine laf edenler diğer alternatiflere bir baksınlar; Güven, Sabri, Barış, Ayhan, Ümit Karan... Koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler.

Petriç'in olmaması bir yandan iyi ancak Oliç'in oynayacağını hatırlatmak lazım. Yani aslında Hamburg arkada işleri biraz daha sağlama alıp geliyor. Petriç- Guerrero, Oliç olacaklarına, kitap 4-4-2'si şeklindeler. Sağ kanadımızdan gelecek olan Jensen ve Aogo tehlikeli. Futbolla alakası olmayan bir kıtada olduğum için açıkçası Hamburg'u hiç izlemedim bu sene, Pitroipa hakkında yorum yapamayacağım. Ancak adam hakkında söylenilenleri okuyunca CR7'ymiş gibi bir izlenim oluyor.

Resime bağlayacak olursak, taraftar bugün sazı eline almalı. "Laralalaylaylaaay Saldır Galatasaray" olmaya başladık iyice son zamanlarda. Koreografi beklentim var, olur inşallah.

Son olarak, EURO Cup'ta finale kalan Galatasaray Bayan Basketbol takımını da tebrik ediyorum. Işıl Alben'le Arda Turan'ın evlenmesi dileğiyle...

Galatasaray Türkiye'dir!

Balcı


Şu manzarayı görüyorsunuz değil mi? Arda şu anki duruma bakılırsa perşembe günü yok. Yani en büyük kozumuzdan yoksun çıkacağız muhtemelen. Belki büyük hocamız yine gözdağı vermek için Lincoln'ü oturtur. Kewell da stoper oynarsa, artık Baros tek başına gol arar ilerde, yırtınır.

O değil de, Arda gerçekten oynayamazsa ve biz elenirsek, Serkan Balcı'nın başına bir şey gelir mi sizce?

Govou Ve Juninho


Bildiğiniz gibi, genelde karmaşıklığıyla bilinen Ligue 1'de son 7 sezondur Lyon şampiyon ve bu 7 şampiyonluk boyunca Lyon genelde kadro istikrarıyla bilindi. Buna rağmen bu 7 zaferde de takımda yer alan sadece 2 oyuncu var:Brezilyalı frikik ustası Juninho ve futbol sevmez futbolcu Govou. Gerçekten azımsanamayacak bir başarı süreci.

Bu sezon da Lyon lider ve yine şampiyonluğun 1 numaralı favorisiyken, Govou yakın zamanda sakatlandı ve sezonu kapattı. Lyon yine de iyi kadroya sahip ve şampiyon olabilecek durumda ama, yıllardır bu takımda olan, o kadar zafere imza atan takımın sürekli parçalarından olan Govou'nun yokluğu takımı etkiler mi, bilinmez.

Psg özellikle çok tehlikeli geliyor ve eğer bu hafta Marsilya'yı yenselerdi lider olacaklardı. Lyon'un altında Lille ve Toulouse'u da katarsak tam 5 takım zirve peşinde ve bu kez sanırım en zor sınavı verecekler. Bu konuda şunu söylemeliyiz ki, Cl'den elenmeleri onların işine yarayabilir. Psg ve Marsilya'nın da Uefa'ya devam ettikleri ve Uefa Kupası'nın o halinde daha da ileri gidebilecekleri ortadayken, bu muhtemel ilerlemeler kendilerinin bütün odaklanmayı lige yöneltmeleri Lyon'un lehine olabilir.

Gs-Ts, Notlar

Maçtan bazı notlar yazacağım. Umarım olabildiğince az küfür ederim.

-Hüseyin'in futbolcu'dan çok başka meslek gruplarına yakıştığını düşünüyordum ne zamandır. Bu maçta buldum:Nalbur. Dikkatli izleyin kendisini. Adamın futbolcuya benzer tek bir yanı yok.

-Emre Aşık kadar yürekli/özverili/savaşçı futbolcu, Gs tarihinde çok az oyuncu vardır. Onlardan biri de sahadaydı zaten.

-Trabzon taraftarlarının da diğer takım taraftarlarından çok bir eksiği olmadığını bugün bir kez daha gördük. Hatta fazlaları var. Küfretmek için kurulu makine gibiler. Herhangi bir şey görmelerine gerek yok ha, kendi aleyhlerine faul verilsin, yeter de artar bile.

-Oyuncular da pek farklı değil açıkçası. Gökhan Ünal, Umut, Egemen ve kaptan Hüseyin'in en ufak fauldeki tepki ve itirazlarına normalde ne karar çıkar, ama ne veriliyor. İnanılmaz.

-Trabzonlu eski futbolcular, yöneticiler vs. hep konuşur durur, niye burda milli maç olmaz, niye buraya az ilgi filan. Öncesini bilmem ama, bugünkü elektrik vakasından sonra buraya herhangi bir federasyon yetkilisinin gelmesine bile sevinmeliler sanki.

-Ersun Yanal, Umut Bulut'u Isaac gibi bir adama tercih ediyor ya, işte o noktada diyecek lafım kalmıyor.

-Serdar Bali bu ülkenin en iyi yorumcusudur. Görmedim böyle birikim.

-Bülent Korkmaz hakkında ayrıca, ayrıntılı bir post yazacağım, sinirimin geçmesini bekleyeceğim.

-Kırmızı kart konusunda bir şey dememe gerek var mı?

-Ben sonuçtan memnunum. Ne yapalım, bu şartlarda Yarabbi şükür.

İsmet Özel'den

-Oysa Türkiye'de ulaşılmaya değer ve ulaşıldıktan sonra gücü tükenmeyecek bir cevher vardır. Bu Türkiye'de yaşayanlardan çok Abd'lilerin bildiği bir şeydir.

-Mesela neden Kürtçe Mevlit okunuyor da, Kürtçe Bergson basmıyorlar. Bassınlar da görelim, Kütçe nasıl bir dilmiş.

-Önümüzdeki seçimde öyle bir ayarlama yapılacak ki, Akp'nin mecliste parçalanmasının kaçınılmaz olduğu bir sürece girilecek. Bu kehanete giriyor ama ne yapayım?

-Tüm terimler yerine oturtulmuş, trendler şaşmaz şekilde tespit edilmiş, "Aslında öyle değil" dediğin an tasfiye ediliyorsun. Edilemeyecek biriysen de canından oluyorsun. Yoksa Uğur Mumcu'yu niye öldürsünler? Tasfiye edilemeyecek bir pozisyondaydı. Ona "Sen artık yazma" falan deseler olur muydu?

Tamamını okumak isteyenler bugünkü Vatan'ı alıversin.