Kubat


Hırvatistan'ın Euro 2012 iç saha forması. "Ulan her zamanki Hırvatistan forması işte" değil mi? Hayır işte. Mesele de bu zaten.

Hırvatistan iç saha formalarına bakınca, sürekli ana desenin aynı kalması şartıyla, birtakım değişiklikler görüyoruz. Ve böylece tekdüzelik kalmıyor. Bu tekdüzelik sorunu kulüp takımlarında da var. Biz Galatasaray formalarıyla ilgili konuşurken, konu hep buraya gelir misal.

Bu kez de bir farklılık var. Kollardaki damalar daha ufak, gövde kısmındakilerden. Yine "aynı forma", ama aynı zamanda da "değil".

Öncekilere bir bakalım. Farklı farklı renk katkıları ve kalıp gereği bırakılan boşluk ya da eklemelerle, her defasında tekdüzeliğe düşmekten kurtulunmuş. Günümüzden geriye doğru bakalım:









En güzel örnek de sonuncu. Hiç döneminin forması gibi değil be abi. Hatta yakayı değiştir, al şimdi giy. Onun üstündeki, "milli formaya farklı renk karıştırılır mı?" sorusuna muhattap bir forma.

Ama şu var: tamam, burada yine bir "desen" var. Ya biz ne yapacağız? Şerit olayını saymazsan, ki onu saysak mı emin değilim, düz formalar giyiyoruz. Habi belki kalıp gereği bazı farklılıklar oluyor. İşte zamanında gri falan. O yüzden Türkiye'nin işi daha zor. Fakat görüyoruz, milli takım formasında da tekdüze olmamak mümkün.

5 yorum:

Burak Eken dedi ki...

Euro 2008'de 4 maçlarının 2'sinde ev sahibi statüsünde olmalarına rağmen rakiplerinin formaları (ki biri de biz oluyoruz) kırmızı ve beyaz olduğu için; diğer 2 maçta da iç saha forması kırmızı ya da beyaz olan 2 takıma karşı deplasman statüsünde oldukları için bu klasik formalarını hiç giyememişlerdi. Ama bu sene gruptaki 3 maçta da giyecekler. Fikstürü de kontrol ettim, sorun yok.

N. Burak dedi ki...

Şerit doğru düzgün kullanılsa tekdüzelikten çok rahat kurtulunabilinir. Asıl iç saha olan beyaz forma için konuşuyorum; şeritte kırmızının gittikçe koyulaşması, şeridin kenarlara doğru kaybolması veya şeridin altında üstünde yer alacak ince çizgiler formayı farklılaştırabilir. Boca gibi dümdüz şerit kullanmak zorunda değiliz, hem de şerit kullanmadığımız onlarca -forma açısından- kayıp sene varken.

L dedi ki...

bir de iç saha formamızın aslında ne olduğu var. sportman'le tartışmıştık bunu. o sanırım iç saha formamızın artık kırmızı olduğunu savunmuştu yanlış hatırlamıyorsam.

Burak Eken dedi ki...

İstatistiğini çıkarmadım ancak milli takımlar içinde kırmızı ya da beyaz forması olmayan takım, tahmin edilemeyecek kadar az. Formaları kırmızı ve beyaz olan takımlarsa yine bir hayli fazla. Biz de yıllarca aynı düz tasarımların kırmızı ve beyaz olarak iki kopyasını giydik. Ne birbirinden, ne de diğerlerinden farkı olmayan formalar...

Benim derdim, kendi milli takımımın diğerlerinden farkı olması. Mesela turkuaz şort/desen, daha doğrusu turkuaz renk, bizim için çok güzel bir fırsattı. Hem milli takımlar arasında hiç kullanılmayan bir renk; hem de adı üstünde: Türk rengi.

Ama biz bu fırsatı değerlendiremedik. Bi' boktan anlamayan adamlar: "Milli takımın forması kırmızı-beyazdır, başkası kabul edilemez. Bayrağımızda olmayan rengi kullanamayız!!1!11!" diye karşı çıktılar. Bu salaklara sorsan futboldan başka spor izlemezler. Mesela Avrupa 3.'sü oldu diye ödüllendirdikleri voleybolcuların siyah forma giydiğinden haberleri bile yoktur.

Ben de diyorum ki: Madem "Bayrağımızda olmayan renkler kabul edilemez", o zaman bayrağın ana rengi de kırmızı; iç saha forması kırmızı olmalı.

Her ne kadar son 10 yıldır resmiyette iç saha formamız kırmızı olsa da, bu son elemelere kadar bu durumun hiç standardı olmadı. Hep rastgele, eşit şekilde kullanıldı, kırmızı ve beyaz. Sadece 2012 elemelerinde gerçekten kırmızıyı ağırlıkla ve olması gerektiği gibi kullandık.

Siz de; 80 yıla yakın süre beyazın iç saha forması olarak kullanıldığını ve milli takımın klasik iç saha formasının beyaz olduğunu söylüyorsunuz. Tarihe karşı çıkacak kadar aptal değilim, tabii ki reddetmiyorum. Fakat şu son 18 yıldaki gibi düz formalar yapılacaksa (sızan yeni formalar da o doğrultuda) en azından bayrağın rengi olsun esas formamız.

N. Burak dedi ki...

Turkuaz önemli bir fırsattı, kaçırdık, doğru ama benim gibi milli takımın formasının beyaz olmasının gerektiğini savunanlar için uygulanması pek güzel değil yani; kırmızı formaya gitmez, beyaz formada da kırmızı detaylarla (şerit gibi) çelişir. Görsel olarak olmazdı. Ha Euro 2008 gibi iç saha formamız kırmızı olacaksa beyaz forma için on numara. Bu arada bu voleybolcuların siyah olayının bir sebebi var mı, yoksa öylesine giyile giyile alışkanlık mı oldu?

Eklemeden duramayacağım, arada düşünüyorum böyle, bizim de forma kültürümüz aslında böyle karışıklık mı? Yani ne giyeceğimiz belirsiz, ne yapacağımız belirsiz, futbolumuz gibi. Nasıl kaotik bir ortam yaratarak Euro 2008'de yarı final oynadıysak, formalarımıza da böyle karışıklığın hakim olması sonuçta bize özgü birşey.