Dime #13


-Amerika'da spor gündemlerinin küçük bir bölümünü NBA'in kapladığı günlere girdik. Ocak sonu, Şubat başı, kısaca All-Star öncesi dönem. Bir başka deyişle fırtına öncesi sessizlik. Hele bu sene NHL'in de lokavtının bitmesinin bu döneme denk gelmesiyle gündem iyice yavanlaştı. NFL'de de bu hafta sonu Super Bowl XLVII oynanacak, dolayısıyla insanların çok büyük bir çoğunluğunun üzerine kafa yorduğu ilk şeylerden bazıları Rudy Gay takası, Rondo'nun sakatlığı, Kobe'nin ve Lakers'ın değişen oyunu ya da Beasley'in saçları değil. Ama bizim öyle.

-Memphis Grizzlies'in geçtiğimiz haftalarda yaptığı takası biliyoruz. Lüks vergisi ödememek uğruna Ellington, Speights ve Selby'i korumalı draft hakkı ile Cavs'e göndermişlerdi. Sene başından beri takas olacağı kesin gözüyle bakılan Rudy Gay'i de nihayet gönderdiler. Hollinger'ın başrolde olduğu üç takımlı takas kabaca şöyle:

Grizzlies: Tayshaun Prince, Austin Daye, Pistons'tan gelen ikinci tur draft hakkı, Ed Davis
Raptors: Rudy Gay, Hamed Haddadi
Pistons: Jose Calderon

Ben yine yerim kısıtlı olduğu için ayrıntılı değinmeyeceğim ama şöyle bir baktığımda Pistons'ın doğru iş yaptığını görmemek için kör olmak lazım. Pek katılan yok ama Raptors da kendi çapında fena bir iş yapmamış olabilir ama Hollinger biraz daha bekleyebilir miydi? Eeeh. Küçük pazar olduklarını biliyoruz ve ne Gay ile, ne de onsuz şampiyonluk kalibresinde takım olamayacaklardı. Öyleyse kendilerine doğru gelen şeyi yaparak saha içini ikinci plana atıp fiyattan kıstılar diyebilirsiniz. Ben de hak veririm. Fakat biraz daha bekleyip daha iyi bir hamle yapamayacaklarını iddia edemezsiniz. Onlara Gay'in yerine oyun akışını bozmayacak, takım savunmasında sırıtmayacak, boş üçlük atabilecek ve kesinlikle boş üçlük atabilecek bir şutör kısa forvet lazımdı. Ne buldular? 33 yaşında, Gay'den daha yüzdeli atsa da kesinlikle şutör olmayan, savunması belki Gay'den daha iyi (atletik olmasa da sezgisel, hiç yoktan daha konsantre) Tayshaun Prince. Belki rollerin görece daha belli olduğu bir takımda daha iyi performans gösterip "henüz ölmedik" çekebilir ama... Tayshaun Prince. Austin Daye'den bir cacık olacağı yok ama Ed Davis eklemesini göz ardı etmeyelim.

Öte yandan Raptors'ın artık şöyle bir beşi var: Lowry-DeRozan-Gay-Amir-Valanciunas. En azından ben böyle olmasını umuyorum. Yapmaları gereken birkaç hamle kaldı ve öncelik Bargnani-Fields ikilisinin kontratlarından kurtulmak olmalı. Bu sene tren kaçmış olabilir (kaçmamış da olabilir) ama seneye bu çekirdeğin Doğu'da playoff yapamayacağını söyleyemezsiniz. Evet böyle yeniden yapılanma olmaz ama her takımın da sıfırdan yapılanmaya ihtiyacı yok. Kanada halkının ihtiyacı olan yegane şey artık yeniden playoff görmek. Bu kadro da bu arzı karşılayacak talepte.

Takasın asıl kazananı Detroit Pistons. İşte karşınızda sıfırdan yapılanan bir takım ve Prince'in önümüzdeki iki yıl 15 milyon dolarlık kontratını göndererek ve Calderon'un 10 milyon dolarlık biten kontratını alarak büyük iş başardılar. Brandon Knight, Andre Drummond, Greg Monroe zeminin üstüne önümüzdeki yaz FA piyasasından bir-iki güzel eklemeyle şahane takım olabilme fırsatı yarattılar. Artık Pistons taraftarının yapacağı tek şey sırtını güzel bir yere yaslayıp Joe Dumars'ın bu çuvaldaki incirleri de bok etmemesi için dua etmek.

-Pierce'ın şu tepkisinin sebebi ne olabilir? A) Bill Simmons'ın teorisi gerçek olmuş ve Garnett ile Carmelo, All-Star haftasonu için Honey Nut Cheerios konseptli reklam filmi çekecektir, B) Gilbert Arenas'ın Çin'de yeniden oynamaya başladığı ve dönüş maçında 37 sayı attığı söylenmiştir, C) Spencer Hawes'ın idmanlara segway'i ile geldiği haberini almıştır, D) Doris Burke iPad'inden Westbrook'un Lakers maçı öncesi giydiği kıyafeti göstermiştir — bütün kıyafetlerden özür dileyerek, E) Hiçbiri. Maalesef, maalesef Rondo ön çapraz bağlarını kopardığı için sezonu kapadı. Bunu daha da ilginç kılan, Rondo, takımının önceki akşam Hawks deplasmanında oynadığı maçta son periyotta dizinden şöyle sakatlanıyor. Sakatlıktan sonra (ki bahsedilen sakatlığın çapraz bağ sakatlığı olduğunu unutmayarak) uzatmaya giden maçta 13 dakika daha sahada kalıyor. Ertesi maç öncesi salona maça çıkmak için geliyor ancak ısınırken yaşadığı sorun sonrası hastaneye götürülüyor ve çapraz bağlarını kopardığı ancak o zaman tespit edilebiliyor. Rondo hastaneden çıkıp Miami maçının dördüncü çeyreğine yetişecek şekilde salona geri döndüğünde "I'm coming back to play in two weeks." demiş ama böyle olmayacağını o da biliyordu. Hem Rondo için, hem de Celtics için üzücü. Özellikle maçtan sonra şu tabloyu görünce. All-Star arasından sonra Boston'un yükselişe geçeceğini düşünüyordum ama bu sakatlık her şeyi alt üst edebilir. Bynum'ın da Philly'e dönüşünün yakın olduğunu düşünürsek. Yine de Celtics bir şekilde yarıştan kopmayıp playoff yapacaktır.


-Beasley'nin yeni model saçlarını birine benzeteceğim ama saatlerdir bulamadım. Hugo Lloris? Değil. Kyrgiakos? Haaa-yııır. Taribo West? KLİŞEEE! Zaten bu benzetme konularında çok iyi değilimdir, ya da insanlar olaya benim baktığım pencereden bakmıyor diyelim. En son Kenneth Faried'i Can Bonomo'ya benzetmiştim ve Fritz de bunu doğrulayan bir caps atmıştı. KASJDAKSDJAKSDJ. Onu unutalım da U.S. Airways Center'ın yeni parkelerinde Suns'ın Lakers maçında giydiği şu siyah retro jerseyler'i enfes olmuş enfes! Normalde iç sahada deplasman forması giymeye — ve rakibin de kendi iç saha formasını giymesine, pek hoş gözle bakmam. Bu benim kendi gelenekçi, belki biraz kontrol manyağı yapımdan kaynaklanıyor. Ama imkanım olsaydı Suns'ın bu senenin geri kalanında iç saha maçlarında bu retroyu giymesi için elimden geleni yapardım. Parke içini sınırlayan çizgilerin ötesindeki siyah kısım ile formadaki siyahın uyumu MU-AZ-ZAM.

-All-Star yedekleri açıklandı ve bilin bakalım hemen ardından ne başladı? Evet, kimlerin kesin katılması gerekirken kimlerin dışarıda kaldığı, kimlerin kimlerden daha fazla hak ettiği ve kimlerin kimlerle kimi kimi, kimi kimi kimi zamaaan ile ilgili münakaşalar. Önce seçilenleri yazalım;

Batı ilk beş: Paul, Kobe, Durant, Griffin, Howard.
Batı yedekler: Parker, Duncan, Westbrook, Harden, Zachary, Lee, Aldridge.

Doğu ilk beş: Rondo, Wade, Lebron, Melo, Garnett.
Doğu yedekler: Chandler, Bosh, George, Jrue, Kyrie, Noah, Deng.

Olmayanlardan göze batan üç isim var. Stephen Curry, Marc Gasol, Brook Lopez. Bu üç isim aynı zamanda piyasanın genelinde adı sıkça zikredilen isimler. Fazlalıklardan göze batan yegane isimse Chris Bosh. Bosh'un yerine Brook'un seçilmemesinin açıklamasını kimse yapamaz. Rondo'nun sakatlığıyla Brook Lopez sonradan davet edildi ve All-Star oldu ama önemli olan bu değil ki. Veya Memphis'ten bir oyuncu alınacaksa bunun nasıl Gasol olmayıp da Zach (cevap istatistiklerde gizli ama...) olduğu, Curry'nin ne olursa olsun şu performansıyla dışarıda kalmaması gerektiği vesaire. Ben biraz daha ileri gidip Deng yerine Josh Smith diyeceğim ama Bulls'lu çok arkadaşım var onlardan korkuyorum. Ya hepsini geçelim aaabi. Heat'ten hali hazırda iki adam seçilmişken, Doğu'nun görece diğerlerinden ayrılan sayılı takımlarından Brooklyn Nets'in yek öne çıkan uzunu, hatta oyuncusu Brook Lopez'i es geçmek nedir ya? Hani tamam bunun şu takımdan bu kadar oyuncu alıp, diğerinden hiç almamakla pek alakası yok ama Bosh'la Brook'un verdiği katkıyı karşılaştırırken, istatistiklerde de Brook Lopez öndeyken (Bosh 34 dakikada 17.2 sayı, 7.4 ribaunt, 1.3 blok; Lopez 29 dakikada 18.6 sayı, 7.3 ribaunt, 2.2 blok) nasıl Bosh'un katkısının daha iyi olduğu iddia edilebilir aklım, sadece, almıyor.

-Lakers'la ilgili haberler birikti. Kobe önceki günlerde NBA TV'de yayınlanan 81 attığı Raptors maçı esnasında live-tweet olayına girdi, attığı tweetler'i LA Times derledi. Bill Simmons ile Zach Lowe Grantland'de Lakers'ı tartıştılar, alay ettiler, aşağıladılar. OKC maçından sonra Kobe "It feels good to finally beat a team that's worth a shit." dedi. Hornets maçından sonra Pau son çeyrekte bench'te oturmaktan dolayı mutlu olmadığını beyan etti. Suns maçından sonra Howard'ın omzu yeniden sakatlandı ve kötü haber, bu sefer ciddi gözüküyor. Son olarak Kareem Abdul-Jabbar Huffington Post'a Girls dizisiyle alakalı bir şeyler yazdı — ilginizi çekerse diye. Hepsini unutun. Kobe Bryant'ın son dört maçtaki asist rakamları sırasıyla: 14, 14, 11, 9. Suns'a karşı 9'da kalmasına bakmayın, en az 9 asistini de takım arkadaşları yedi. Ondan çok sık görmediğimiz şu hareketleri görebiliyoruz artık. Yüzlerce nickname kendisine yetmiyormuş gibi onlara bir yenisi daha eklendi: Magic Mamba! Ancak benim de böyle düşündüğüm ama kelimelere dökemediğim şu tweet'i gördüm bu sabah, kesinlikle katılıyorum. Kim bilir kiminle bahse girdi veya kime ne ispatlamaya çalışıyor da dört maçtır böyle bilmiyorum. Emin olduğum şey bu oyuna takım başarısı için dönmediği. Ancak takımın başarılı olduğunu gördü ve böyle devam edebilir. Ben kaybedilen Phoenix maçı sonrası attığı bu tweet'inden böyle çıkardım en azından.


-Son şampiyon Miami Heat, White House'ı ve Obama'yı ziyaret etti. Buradan izleyebilirsiniz. Videonun sonuna doğru James küçük bir konuşma yapıyor ve Wade de başkana Heat forması hediye ediyor. Lebron James belki de hayatının en heyecanlı anını yaşarken, heyecandan konuşamazken ve "Mama, I made it!" derken Dwayne Wade'in başkanla takındığı enseye şaplak göte parmak tavrı garip geldi. Gerçi onun bazen saha içinde de dünya sikime minare götüme (bütün argo deyimlere değineceğim bu paragrafta) takıldığını bildiğimizden, heh heh.

-Kyrie'de bu hafta: Q Arena'da Boston'a 40, Q Arena'da Bucks'a 35, Kanada'da Raptors'a 32 artı game-winning shot. Cavs'e üç maç üst üste kazandırdıktan sonra Warriors'a karşı 5/17 ile 14 sayıda kaldı ama orasını kurcalamayalım şimdi.

-Videolar ve makaleler. Jim Boylan'la beraber Ersan kendine geldi ve geride bıraktığımız hafta ondan 27-14, 27-16, 30 sayılık performanslar falan gördük. Gery Woelfel şurada koç değişikliğinin Ersan üzerindeki olumsuz etkilerinden bahsetmiş. Harrison Barnes da burada pek etkilenmediğinden. Rondo'nun sakatlığı sonrası Celtics'in büyük bir takasa girişmemesi gerektiğini nedenleriyle burada anlatmış twitter'dan da tanıdığım semioticus. Miami Heat taraftarı amca 75.000 dolarlık şu atışı yapmakla kalmıyor, Lebron James'in kendisine sarılarak kutlamasıyla kutsanıyor. Bill Simmons yeni bir şey denemiş. JaVale McGee'den yine sansasyonel bir video, bu sefer Shaqtin' a Fool değil. Çok sevdiğimiz Holly MacKenzie, çok sevdiğimiz Arron Afflalo ile çok klas bir röportaj yapmış. Özellikle Kendrick Lamar hayranları kaçırmasın. Haftanın buzzer-beater'ları: Jordan Crawford, DeMar DeRozan, Lamarcus Aldridge.

-"A happy wife is a happy life. I have a general rule that if I have an off-day during the season that I owe it to her to do what she wants unless it’s harmful to my well-being. Her and her friends wanted to go." J.J. Redick geçtiğimiz hafta Orlando'daki Justin Bieber konserine niye gittiğini açıklıyor. Açıklaması gereken bir şey daha var sanırım, o da eşinin neden Justin Bieber konserine gitmek istediği. Neyse, Justin Bieber... 2 Mayıs 2013'te... Türkiye'de!!!

0 yorum: