Hücum!

Dün maçı izlemesem ve Rıdvan'ın yorumlarını dinlesem kesin karmsarlığa düşerdim. Ama hayır. Aksine umutluyum bile.
Neymiş çok dağınıkmış Gs, adam gibi hücum yapamamışmış. anırım yanlış maçı seyrettik biz onlarla.
Ben ne kadar riskli bile olsa, sahada sadece hücumu (yani golü) düşünen bir takım gördüm. Ve herkesin istediği de, dahası, olması gereken bu. Sonuç önemsiz. Ne yapalım, olmuyor işte bazen. Bazı orta sınıf kalecilerin hayatlarının maçları hep Gs'ye denk geliyor.
Ömer Çatkıç denen Barthez çakması, 4 çok çok net golü çıkardı, ki bir tanesini 90'dan çıkardı. Maçı izleyen anlar, bilir pozisyonu.

Maçın yıldızı şüphesiz Aydın Yılmaz'dı. Neredeyse her topu olumlu kullandı. Antalyalı hanzolar en az 10 kez takla atarak yere düşürdüler, şükür ki bir şey olmadı. Bu kadar darbeye rağmen yine de ayakta kalması, bize bünyesinin o kadar da zayıf olmadığını gösterebilir. Golün asisti de ondan geldi.
Son 20 dakika kalak, bir ara orta sahamızda defansif ağırlıklı oyuncu yoktu, Lincoln-Kewell-Arda-Aydın şeklindeydi. Forvete de Baros alınmıştı. Bu tabii, son noktaydı artık hücumda;beklerde de Volkan ve Hasan'ın olduğunu düşünürseniz...
Çok yüklendik ama, olmadı.

Son 10 yılın en kötü başlangıçlarından biri miymiş, neymiş. 3 maçta 5 puan. Çok da umurumuzdaydı. Takım oynuyor, bastırıyor. Gol olmaz, olmaz; ne yapalım.
Düzelecek, bunu biliyoruz.

0 yorum: