mizah etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mizah etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Ren


Bunu ilk olarak ben fark etmiş olamam. Fernandao, fena halde, Uykusuz'da Cihan Kılıç'ın çizdiği "Ve Sinem"deki Sinem'in sevgilisi Kral'a benziyor. Şöyle genel bir link vereyim de, pek bir şey yok çünkü, sonrası için dergiden kendim çeker koyarım.

Muhi


Geçen haftanın Uykusuz ve Penguen'ine 2. baskıyı yaparken, arka sayfalardan birinde ne göreyim: "Yakında: Cihangirde Bi Ev. 3 kitap aynı anda (Tüm bölümler)". Sonrası halay...

Bir kere, hala haberdar olmayan, ya da haberdar olup da denk gelmeyen vs. varsa, bir kez daha şiddetle önereyim. Ülke mizah tarihinde yapılan en iyi işlerden biri. Artık çizilmiyor olmasına rağmen öneriyorum, öyle bi'. Hatta Oky çizmeyi bırakalı 4 sene falan oldu. Zaten Uykusuz'un ilk zamanlarında seyrek çiziyorken, Metin Demirhan'ın ölümüyle, bir daha hiç açılmamak üzere kapattı bu faslı.

İlaveten, ilk kitabı bulmak büyük zor iş. Ki 2. kitap da Idefix'te bile yok şu anda. Ha zorlasan bulunur. Bende ilk kitap yoktu, sonra işte Lombak ciltlerini toplarken ilk maceraları da okudum zamanla, ama cilt başka şey tabii. Şimdi bu haber harika oldu. Ha, ben gene ilk cildin ilk baskısını ararım, o başka.

Böylece hem 2. kitaptan sonraki maceralar da derli-toplu bulunabilecek, hem de 1 ve 2. ciltlere kolayca erişilecek.

Yine aynı sıkıntı, şu çizgi öykünün ciltlerinin kapaklarının Google'daki görsel sayısı bile onu aşmıyor. O yüzden normalde dikkat etmeme rağmen, bu kez mecburen üstünde Ide(e)fix(e) logolu görsel koydum post için.

Son olarak da, görsel için bakınırken şöyle bi'şey buldum. Ama geri kalanı hakkında hiçbir fikrim yok. Varsa da umarım bulurum. Bulursam paylaşırım.



Grundig



Geliyor...

Koala


Bir mizah dergisi daha sizlere ömür. Mart ayından itibaren dergi raflarında Koala olmayacak.

İçtenlik

Bazı çizerler sizi tam böyle kritik noktada yakalayabiliyorlar. Kafanızdan geçenler, şüphe ettikleriniz, düşündükleriniz, hissettikleriniz, gördükleriniz, bildikleriniz, bildiğinize emin olamadıklarınız;işt bunlar bu çizerler sayesinde sizin karşınıza çıkıyor ve siz de okuduğunuzda mutlu oluyor, kendinizi iyi hissediyorsunuz. Bunu becerebilen- aslında becermek doğru kavram değil- az sayıda çizer var. Hatta az sayıda "yazar" var. O derece.
O çizerlerden bazıları Oky, Ersin Karabulut ve Umut Sarıkaya. Hep farkındayımdır onların ama, ilk defa burda dile getirmek aklına geldi bu herifin.

Ersin zaten birçok kişi tarafından çok sevilen, köşesiyle belki de Dünya'da ilk ve tek olan bir işe imza atan çok yetenekli ve samimi bir adam. Böyle birinin bizim ülkemizde olması muhteşem. Sandıkiçi'nin ikinci cildi ne zaman çıkacak acep? Bir an önce çıksa keşke.

Umut Sarıkaya'nın günlük hayattan tespitleri inanılmaz. Sırf son Uykusuz'daki köşesinde değindiği birkaç başlığı yazıyorum:izbe yerleri restore edip mekan açma tutkusu, "bastonlu zenci repçi", yanak kıllarının traş sonrası sırıtması, kafedeki "ortama bakan masada" oturma sorunsalı, türk filmlerindeki tırışkadan şirketler, gün sonrasında kalan yemeklere saldırış. Müthiş tespitler. Esas müthiş olan, aslında bildiğimiz, tebessümle karşıladığımız bu tip detayları bizim önümüze komik diyaloglarla çıkarabilmek. Malzemeyi kullanabilmek. Artı gözlem gücü.

Ve de Oky. Onu ilk kez Cihangir'de Bi Ev ile tanıdım. "Genç Evi" kavramını harika anlatıyordu orada. Sonra Çarpışma'da ikili ilişkilere değindi. Aldatma, aşk, affetmek, pişmanlık;normalde pembe diziye malzeme olan bu unsurları, gençlerin okuyup hakkında düşünebileceği şekilde çizdi ve sundu bize. Şimdi de Barış'ın hikayesini anlatıyor. Kendi halinde ama aslında öyle olmayan, biraz da Ersin'in elinde çıkmış gibi duran bir genç Barış.
Oky de çok iyi bir gözlemci. Empati yeteneğine sahip. Ayrıca çok derin sinema bilgisi var ve bunu sıkça kullanıyor hikayelerde. Özellikle Cihangir'de Bi Ev'de uzun sinema muhabbetleri olurdu, bilen bilir.

Umuyorum ki, bu ve bu üçü gibi değerli çizerlerimizi, özellikle hayatın içine derinlemesine inerek çizen/anlatan çizerleri okuyan, önemseyen, onlara değer veren gençlerimiz vardır. Olmalı da.