İnşa



Şampiyonlar Ligi seviyesinde böyle bir şey görmek hoş değil. 3 sene sonra aynı çorabı giyiyorlar. Sorumlusu kimse, ayıp yani.

Tayvan


Bu "kollu forma" işinin boku çıkmaya başladı. Christmas maçlarına özel forma üretilmesi hoş (hatta geçen seneki "monochrome" formalar çok şıktı) da, bu kol olayı nedir ya? Piyasanınızın da amına koyim, sektörünüzün de. "Bu sezon 5 takım kollu forma giyecek" diye yazın duyulmuştu, seneye 15 yaparlar.


Bizimki de bu şekilmiş. Bulaşmasak iyiydi. Reklamı da izlemişsinizdir, hoş olmuş. En azından orda yokuz. Bu da bir şey.


Ulu


Cins Amerikanlar baksın bakalım, daha önce de bu tip bir şey gerçekleşmiş mi. Varsa bu gece bir şekilde öğreniriz zaten. Çok ilginç. İşin içinde CIA falan olabilir. Ya da Ahmet Çakar.

(Burak Uçmalıoğlu'na teşekkürler.)

Alakasız not: Warriors çok güzel takım olmuş. Bogut ciddi sakatlık geçirmezse Batı Finali falan rahat gelebilir.

Junkyard


Dün gece Minnesota-Clippers maçında bir istatistik verdiler. Şu anda en uzun süre Play-off yapamamış durumda olan takımlar. İlk sırada Minnesota, 9 yıl. Ardından Kings, 8 yıl. Sonra da Toronto ve Wizards geliyor; 5 yıl. Hemen aklıma 2004 2. turu geldi. Garnett'in Wolves ile zirve noktası. O Kings'in ise son demleri. Bu seriden 5 sene sonra, iki taraf da darmaduman oldu. Şimdi -belki- yeni yeni silkiniyorlar. Bir daha ne zaman ikisi de oralarda rastlaşır, bilinmez.


Retro-Spurs 9


Yort


Dün geceki Pacers-Nets maçından. Fütursuzca gidip Nets benchinin hizasına oturmuş dayı. Pierce gördükçe şalterler atmıştır. Maçı da verdiler, gidip dalmadı allahtan.

Ama asıl mesele aşağıda. Beter olun amına kodumun suratsızları.




Silverado



Melih Gümüşbıçak formasının arkası ligde düz olmayan, klasik şekilde çubuklu olan Sunderland için yukarıdaki kelimeleri kullandı az önce. Lig olarak ne kadar gerideyiz bilemem de, forma kültürü olarak 350 sene falan gerideyiz Melih Bayım.

Ereğli



Bu ara eski postlara atıflar çoğaldı. Normal belki de, 6 yıl dolacak. 2.5 sene önce şöyle bir post atmışız. Geçenlerde bu dileğin gerçekleştiğini gördük hep beraber. Bu tip ayrıntılar bayağı önemli. Darısı diğerlerine.



Tasvip


3 gün önce şunu görmüştüm Idefix'te. Bugün, az önce ise şunu. Martı Yayınları genelde "bestseller" falan çevirip yayınlayan bir yer. Bu kitapları çıkartmaları da aynı mantık dahilinde; satacaklardır da. "Ne kadar?", bilmem. Bu işlerde pek ümitli olamıyor insan. Hatta öncesi de var: Yurtdışında yayınlanan futbol kitaplarını görünce "ooh, şunu çevirsinler de okuyalım" diyemiyoruz. Denmiyor. O yüzden bunlar önemli, ne olursa olsun.

Kapaklarda gördüğümüz "Galaksinin Yıldızları" üst başlığı, bir serinin habercisi gibi. Ufak bir bakınmayla, Luca Caioli'nin bu ikisi haricinde Fabregas, Torres, Del Bosque, Ronaldinho, Zidane ve Roberto Mancini hakkında kitapları olduğunu gördüm. Hatta bir de şu var. Yayınlanan bu iki kitaba bakarak, diğerlerinin de yolda olduğu sonucuna ulaşabilir miyiz? Umarım öyledir. "En popüler"lerin kitaplarıyla kalmazlar.

Yayınevine olan (haklı) önyargım yüzünden biraz karamsar baktığımı söyleyeyim, çünkü özenli işler değil büyük ihtimalle, aceleye getirilmiş vs. İlaveten, kapaklar da biraz daha kaliteli olabilir görsel açıdan -ki bu, bütün kitaplarında görülen bir sorun. Ama yine de, sırf şu ikisiyle bile mühim iş yapmış durumdalar.




Medicinal



Rusya son dönemde -Euro 2012 öncesi- 2 kez iç saha formasını bordoya kaydırmıştı. Öncesi var mı bunun, bilmiyorum. Ya da herhangi bir anlamı var mı, onu da. Hani "bordo, Çarlık rengiydi" falan, İtalya-Hollanda örneklerinde olduğu gibi... Bu kez bordonun tonu daha koyu gibi. Milli takım formalarında var olan rengi koyulaştırmak sık yapılan bir iş. Ama burada, eğer bizim bilmediğimiz bir anlam vs. yoksa, fazla ileri gitmişler gibi. Yağmurda ıslanınca siyaha kayacak kadar koyu.






Nerden Nereye 131



Kürk


Fifa 14 oynama imkanı bulmuş olan arkadaşlar görmüştür zaten. Diğerlerinden de görmeyen varsa eğer, buyrun. Neden? Neden yani? Biz daha gerçek kombinasyonu oturtamamışken Fifa'larda parçalı-beyaz şort-kırmızı çorabı görüyorduk. Normalde işler rayına girmişken, bunlar neden böyle bir şey yaptı ki? Şort değiştirme olanağı da yok zaten.  Feci şekilde eksi puan abi.


(Burak'a teşekkürler, görseller için.)

Retro-Spurs 8


Baba


Orkun Uçar, 2005 yılında Asi isimli bir kitap yayınladı. Metal Fırtına'dan bir yıl sonra falan en fazla. Bayağı bir süre, aklımda olmasına rağmen almadım. Emin olamadım nedense. Sonra Ekşi'de okuduğum (ve sonradan silinen) bir yorumun da iteklemesiyle, gidip aldım ve okudum. O bahsettiğim yorum belki fazla övüyordu ama, ben sevmiştim kitabı. O dönem, senede 2-3 kitap çıkarıyordu Uçar, hatırlarsınız. Metal Fırtına serisi devam ediyordu, başka yazarlarla romanları çıkıyordu falan filan. Asi'nin arka sayfalarında serinin sonraki kitaplarının isimlerinin yazdığını görünce sevindim. 12 kitaplık bir seri. Dört üçleme halinde hem de. Dedim içimden, "bu hızla dayı 5 senede bitirir seriyi herhalde." Öyle olmadı. Hatta ikinci kitabın gelişi aşırı uzadı. Bu süre içerisinde eminim ikinci kitabı bekleyenlerin çoğu pes etti, bıraktı, ümidi kesti. Değil 5 senede serinin bitmesi, 5 senede ikinci kitap gelemedi. İkinci kitap geçenlerde "geldi". Aradan 8 yıldan fazla geçti.

O geçen sürede, kitabın ismi de değşikliğe uğradı. Önceleri Sarı İstila olarak bilinen kitap, son birkaç senedir Sin ismiyle anılıyordu Uçar tarafından. Ve de bu isimle yayınlandı. 

2005'ten 2008'e kadar olan dönemde diğer kitapların getirdiği yoğunluk derken, ikinci kitabın gelmemesi normal belki de. Peki ya sonra? Uçar'ın Metal Fırtına filminin senaryo çalışmalarıyla uğraştığını biliyoruz mesela. Başka şeyler de vardır belki. Ama yine de bu kadar zaman geçmesi, sanki okurlara biraz ayıp olmuş gibi. Bu kadar zaman geçtikten sonra, ne kadar rağbet olur, nasıl karşılanır kitap, göreceğiz.



Okay


Victor Oladipo'yu tanıyorsunuz. Ya da duydunuz. '13 draftının umut vaad eden oyuncularından. Ne kadar olur, ne olur, zamanla görürüz. Ama başka bi' şey var. Kendisinin (soy)adını duydukça, aklıma Oulipo geliyor. Nasıl gelmesin ki? Oulipo'yu tanıyan-bilen, aşina olan herkesin aklına geliyor. Peki "Oulipo ne?", öyle değil mi?  Onu da, merak ettiyseniz eğer, siz araştırın.

Retro-Spurs 7


Daha


Dün maçı izlerken internet erişimim olmadığından, öğrenme şansım da olmadı. Maç boyu merak edip durdum: Hadi kupa geçen sene ilk maçta da vardı, ne ayak olduğunu biliyoruz, ama ya takım isminin altın sarısına boyanması? O da özelmiş, diğer ekipmanlar dahil. Aslında bu karar kalıcı olsa da fena durmaz. Yan kısımlarla bütünlük sağlanmış olur.

Bebek


Hayırlısıyla bir sezona daha başlıyoruz. Sezon öncesi tahminler falan yapasım vardı blog ahalisiyle, anket gibi böyle. Üşendim sonra, kaldı. Belki 1-2 gün içinde olur gerçi. Bu sezon için en büyük "hedef", şu ibnelerin 3-peat görmemesi. Taraflar belli. İhtimaller de belli. Bakalım neler dönecek.

İki şey var, unutmadan: 1. Bu gece Bulls-Miami'yi Cnn Turk yayınlıyor, kaçırmayın.
2. Yazıhane'nin NBA Countdown'ı gayet iyiydi. Yiğidi öldürerek hakkını verelim. Maçlar başlamadan okuyup bitirirseniz daha güzel olur.

Ayla


Geçen haftadan, Samsun-Balıkesir maçı. Trt 1'deydi herhalde. Maçı açtıktan 5 dakika sonra falan anlayabildim, hangi takım, hangi renkte. Oyuncuların da çoğunu bilmeyince... Balıkesir'in zencilerini öğrendik gerçi de, o ara top gelmedi onlara sanırım. O değil de, Balıkesir Süper Lig'e çıkar mı acaba? Çıkarsa da o statla olmaz. Çıkarsa, bizim buralara filan yansımaları güzel olabilir. Şimdiden maçlara gidenler varmış mesela. Ama giden bir tanıdığa "şu mavi formadan alsana bana" desem, alma imkanı var mı acaba, satan bir mağaza vs? Umarım. Balıkesir daha önce mavi giydi mi, ben bilmiyorum. Eğer oturturlarsa, 3. renk açısından kalıcı olabilir. Samsunspor'un malum kazadan bu yana siyah renkle belli bir bağının bulunduğunu biliyoruz. Ama böyle tasarlanınca (ön taraf tamamen kırmızı-beyaz) da deplasman forması gibi olmuyor.


Bir ay sonrası editi: Şurada sorum cevap buldu.

Tesis

Bundan bahsetmiş olmalıydık. Arşive de bakmadan giriştim artık, neyse. Kayseri "rekora gidiyor". Bu konuda rekor falan yoktur tabii de, içinde bulunduğumuz seneler itibariyle rekor denebilir. Başka şeyler de denir.

Bir süredir gördükçe "hala giyiyo' musunuz lan" diyordum, ama tam olarak ayırdına varmam az önce oldu. Bu arada maç da feci boka sardırdı, Cücü amına koyim. Heh, ne diyorduk, abi 5 sezon olmuş. Yani bu sezon 5. sezon, bu çubukluyu giydikleri. Hani 2-3 tamam da, 4 ya da 5 olduktan sonra, hafiften boku çıkmış oluyor. Sene 2014 olacak yani. 






Düşünün bak, Bobo Beşiktaş'ta onlara karşı oynarken bu çubukluyu giyiyorlar, 2 sezon geçmiş aradan, hala aynı çubuklu.

Bu sezonlarda düz kırmızı, sarı falan da giydiklerini gördük, ama başka çubuklu var mıydı? Ben hatırlamıyorum. Umarım seneye artık biter bu seri. Millet yadırgayacak zaten diğerini.