Washington Post gazetesi yazarı Thomas Boswell, spor yazarları arasında bir All-Star olarak kabul edilir. Allen Iverson üniversite kariyerine başlamadan çok önce, Boswell'in beyzbol dünyasının zorlukları ve anlaşılmazlığı hakkında yazdığı yazılar efsane halini almıştı. Boswell'in en başarılı olduğu kıonu beyzbol değildi;hayatını ayakkabı kutusu büyüklüğünde spor salonlarında geçirmiş olan yazar, geleceğin en büyük yıldızlarındanı bulmak için tutkuyla araştırma yapardı.
Kimsenin gözünden kaçmayacak yeteneklere sahip olan Moses Malone, Alonzo Mourning, Ralph Sampson ve Patrick Ewing gibi liselilerin büyümesini izlemişti. Profesyonel takımlarca göz hapsinde tutulan sekizinci sınıf öğrencisi Adrian Dantley'yi izlemişti. Herkes tarafından bilinen bir basketbolcu olmadan çok önceleri, inanılmaz yetenekli bir sayı makinesi olan Lew Alcindor'u izlemişti.
Boswell, 1994 yılı Kasım ayının başlarında, Georgetown Üniversitesi ile, iri ve olgun ordu mensuplarından oluşan Ford Hood Tankers takımı arasında yapılacak olan hazırlık maçını izlemek için Georgetown Üniversitesi kampüsündeki McDonough spor salonuna gitmişti. Bu maç, Allen Iverson'ın Hoyas formasını ilk kez giyeceği maçtı. İsimleri okunurken tek tek sahaya çıkan oyuncuları izleyen Boswell, Post gazetesi yazarı J. A. Adande'ye doğru eğilip, "Hangisi Iverson?" diye sordu.
"Sondaki" diye yanıtladı J. A. Adande.
"Üzerinden şortu düşen, şu sıska bacaklı çocuk mu?"
"Topu eline alınca kim olduğunu anlarsın"
Öyle de oldu. Daha ilk hücumda Boswell, hayranlık ve şaşkınlık içinde "Aman tanrım, adam o kadar hızlı ki onu net göremiyorum" dedi.
Iverson sahanın hakimiydi ve maçın ilk sekiz dakikasında 24 sayı kaydetti. İlk yarı bittiğinde, sahada kaldığı 13 dakika içinde 25 sayı atmış ve 4 asist yapmıştı. Şut atıyordu, bakmadan pasveriyordu, penetre ediyordu, pota altına girdiğinde ya sayı atıyordu, ya da ona faul yapıyorlardı. İlk yarı kullandığı 17 faul atışında 16 isabet buldu. Maçı 36 sayı, 5 asistle tamamladı. Boswell, ertesi günkü yazısında şöyle demişti: "Bugünden itibaren, ilk gördüğümde beni bu kadar etkileyen sadece iki kişi olduğunu söyleyebilirim. Birincisi Kareem Abdul-Jabbar, ikincisi ise Allen Iverson. Patrick Ewing üçüncülüğe düştü."
Allen Iverson Efsanesi, Larry Platt, sf 102-103
