Çok sinirliyim bak hakemi de seni de şimdi...


Hızlı ve açık bir giriş yapacağım; NBA’e olan ilgimin düşmesinin iki nedeni var. Birincisi ‘small ball’ın koçlar tarafından giderek fazla kullanılması ve bunla birlikte tetiklenen NBA’de ki fiziksel çarpışmanın giderek azalıyor olması. İkicisi ise, Bu fiziksel çarpışmanın azalmasıyla doğru orantılı olarak ufak temasla hakemler tarafından faul çalınması ve bununla bağlantılı bir şekilde NBA’in giderek narinleşmesi. Artık oyuncular teması rakiplerini geri püskürtmek için değil, faul çizgisine gidip kolay basket bulmak için kullanır oldu. Bana katılır mısınız bilmem ama bu durum oldukça sinir bozucu. Aynı nedenlerden dolayı siniri bozulan başka birsi varsa o da Demarcus Cousins.

Öncelikle şunu belirtmem gerek ki Boogie süt dökmüş kedi falan değil. Uzaktan yakından alakası yok… Kendisi bu sezonun en çok teknik faul çalınan oyuncusu (9 kez) Bununla beraber sadece 7 yıldır bu ligde olmasına rağmen aktif oyuncular arasında en çok teknik faul çalınan kişi. Bu teknik faullerin kaçı doğru kaçı yanlış olarak çalındı pek bilmem ama gecen günkü Portland Trail Blazers-Sacramento Kings maçında hakemlerin kararları tamamen ‘gülünç’lü (ridiculous). 

Adın çıkmış dokuza inmez sekize… Cousins tek başına takımını Blazers karşısında geriden getirip öne geçiriyor ve Portland potasına saldırmaya devam ediyordu. 4. çeyreğin son dakikalarında maç kafa kafaya giderken (Oyunun başından beri kendisini durduramayan Mason Plumlee aralarında devamlı bir gerginlik yaşanmıştı) Plumlee’yi karşısına alıp spin hareketiyle geçip pozisyonu basket faul ile bitirdi. Daha sonra da İçindeki adrenalin patlamasıyla bağırıp havayı yumrukladı ve Blazers bench’inin yanından geçtiği anda konuşurken ağzından ağız korumalığı çıkıp koltuklarında oturan Portland oyuncularının önüne düştü. Tabii hakemler hemen teknik faulü bastı Boogie’ye. İşler bu noktadan sonra çığırından tamamen çıktı… Boogie oyundan atıldığını anlayınca etrafa daha fazla zarar vermemek için koşarak soyunma odasına doğru gitti. Fakat nedense hakemler toplanıp pozisyonu bir daha değerlendirmeye karar verdi. Hakemlerden biri, Demarcus’un ağız korumalığının istem dışı bir şekilde ağzından çıktığını ve rakip takım oyuncuları aşağılamaya yönelik bir hareket olmadığını açıkladı. Diğer hakemler de bu ikna olunca. Boogie koşarak gittiği soyunma odasından sinirden kıpkırmızı olmuş bir şekilde yavaş adımlarla döndü. Faul çizgisine gitti ve 55’inci sayısını bıraktı rakip potaya. uzun yıllardır NBA’i takip ederim fakat hiçbir oyuncunun oyundan atıldıktan sonra bu kararın değişip geri çağırıldığını görmemiştim. Eminim babalarımız amcalarımız dedelerimiz de görmemiştir… 

Kings maçı geriden gelerek kazandı… Maç sonu Kings’in spikeri Boogie’i ile bir kısa bir röportaj yaptı. Ama ne röportaj… Boogie oyundan atılmasını ve geri çağrılmasını değerlendirirken, “Durum giderek gülünç bir hal almaya başladı. Gülünç! Bu gece burada yaşananlar gerçekten gülünç! Umuyorum ki dünya bu görmüştür çünkü durum cidden gülünç olmaya başladı!” dedi. Ve röportajın en sevdiğim kısmı geliyor…. Spiker Boogie’ye ’Maç boyu fiziksel bir mücadele içerisindeydin ve performansını hep üst seviyede tuttun. Rakibinizi yenmenizde bu faktör ne kadar etkili oldu?’ diye sordu. Boogie’in yanıtı ise, ‘Onların planlarını biliyorum uzunlarını gaza getiriyorlar (Mason Plumlee’den bahsediyor) o da kendisini iyi bir savunmacı sanıyor… Ama bu işer böyle olmuyor. Onu gerçek hayata geri döndürdüm…” diyor. (İşte eski 'zamanlar'a ait 'trash talk' soslu harika bir demeç) Ve tam bu noktada yayıncı kuruluş Boogie’nin konuşmasını sansürlüyor. (Biraz NBA izleyip meselelerden uzaklaşırken kendimi Türkiye’de hissettim) Bir oyuncunun söylediklerinin sansürlenmesi ciddi mesele. Boogie hakemler tarafından saygı görmediğini ve sevilmediğini çoğu kez görmüştüm ama yayıncı kuruluşlarının da kendisini sevmediğini bilmiyordum. (Üstelik yerel Sacramento’nun rejisi üzerinden yayın yapan CSN televizyonu) 'Zamanında' Shaq canlı yanlı yayında "Fuck" derken sansürlendiğini de hatırlamıyorum… (Shaq'a salladığımı düşünmeyin... Shaq'ı sevmeyenin üstüne Boogie düşsün... "Shaq'a rağmen Shaq'lı kadrosuyla...")



Şunu da şuraya ekleyelim… Aman Teknik Faul çalmayın…