Safkan


80'ler ve Euro 92'den aklımıza kazınan Hummel-Danimarka işbirliği geri dönüyormuş. Marka-takım özdeşleşmesini önemseyen biri olarak, sevindiğimi söylemeliyim.

Bu arada Danimarka için tasarlanan son forma da, yukarıdaki fotoda gördüğümüz o parçalı desene sahip. Play-Off maçlarında da İsveç'e karşı giydiler. Acaba Hummel de açılışı bu şekilde mi yapar.

Zımnen


İlki, ForForTu'nun Kasım '14 sayısından, Cafu röportajı:

2005 Şampiyonlar Ligi finalinin devre arasında şampiyonluğu kutlamaya başladığınız doğru mu?

Evet! Liverpool gibi bir takıma karşı devreye 3-0 önde girmiştik ve her şey istediğimiz gibi gidiyordu. İkinci yarıda ilk iki golü attıklarında bazı şeylerin değiştiğini fark ettik. Üçüncü golü attıklarındaysa olup bitene inanamadık. Aslında orada bizim kötü oyunumuzdan çok, Liverpool'un o geri dönüşü hak etmesini konuşmalıyız. Belki başka bir takım böyle bir direnç ortaya koyamazdı ama Liverpool müthiş bir performans sergiledi. Uzatmalarda Andriy Şevçenko yüzde 100 pozisyondan yararlanamayınca, kupayı kaptıracağımızı hissetmiştim.

Bu da, bu ayki sayıdan, Crespo:

2005 Şampiyonlar Ligi finalinin devre arasında Milan soyunma odasındaki hava nasıldı? Kutlamalar başlamış mıydı?

Clarence Seedorf, Paolo Maldini, Alessandro Nesta, Alessandro Costacurta, Andrea Pirlo, Gennaro Gattuso, Andriy Şevçenko... Hepimiz tecrübeli oyunculardık. Sizce kutlama yapmış olabilir miyiz? Ertesi gün bütün basın böyle yazdı ama, halbuki tam tersi, ikinci yarıda neleri daha iyi yapabileceğimizi konuşmuştuk. O akşam İstanbul'da bir mucize gerçekleşti. İlk yarı çok iyiydik ve işler istediğimiz gibi gidiyordu. İkinci yarı neler olduğunu anlayamadık. Şu an bile anlamakta güçlük çekiyorum! Maçın ardından soyunma odasında adeta cenaze havası vardı. Takım otobüsünde ya da otelde hiç kimse tek kelime etmedi. Hatta birkaçımız hüngür hüngür ağladı.

Yorum vatandaşın.