Heligoland


Ege sahil şeridinin bu kısmında oturduğum için şanslıyım ki şu son 5-6 yıllık dönemde bu organizasyon dibimizde gerçekleşti. Geçen sene Poem'in Foça'ya göçmesiyle dibe vuran kalite, bu sene getirilmesine bayağı kasıldığı belli olan gruplarla yine yükselişe geçecek gibi. Hem yabancı grup olayı var, hem de yerli isimlerin kalite oranı arttırıldı. Ne bileyim Emre Aydın filan var-isim kısmından bahsediyorum. Geçen sene son anda sahneye çıkma işi yatan Redd bu sene yok. Duyduğum kadarıyla para konusunda sıkıntı çıkmış. E gelmezler tabii bi' daha. Bugün açıklanan program şöyle. 2 tane daha da açıklanacak grup var, ekşi'de "Ensiferum gelecek" entry'si vardı festivalle ilgili başlıkta. İnşallah. Geçen sene Foça'ya giden Poem'in oradan memnun olmadığı, festival alanıyla ilgili sıkıntıların olduğunu duymuştum. Gerçi tersi yorumlar da vardı ama, o hoşnutsuzluktan dolayı Zeytinli'ye geri dönebilecekleri konuşuluyordu. Olmamış demek ki.

Soulfly'ı buralarda görmek ilginç olacak mesela. Son gün diğerlerine göre nispeten sert. Yerli isimler geçen seneye göre daha iyi ama, ben daha da iyi olmasını beklerdim. Yakın olanlara tavsiye edilir. Sonuçta İstanbul, biraz da Ankara haricinde bu tip organizasyonlara pek rastlanmıyor memlekette. Kalite düşük de, vasat da olsa gitmek gerek.

Çigrinski


Fıstık gibi away formayı yapmışsın. Renk tercihleri harika. Zorda kaldın mı beyaz şortla giyersin. De o ikili şeritin dış tarafındaki çıkıntılar ne. Selocan şurda toplu bi' bahsetmişti. Şimdi de bu. Daha devamı gelecek gibi. Bu sezon çok küfür yiyecek Nike.

Ça(ka)l


Çok sevdiğim Chuck Palahniuk'un dilimize son çevrilen kitabı bu, Çarpışma Partisi. Kısa süre önce de Tekinsiz (Haunted) çıkmıştı. Tekinsiz'i abartılı sayfa/fiyat oranına kişisel bir tepki koyarak almamıştım. Şimdi Çarpışma Partisi'nde de benzer bir durum var. İkisini de ya netten alacağım, ya da elime yüklü para geçene kadar almayacağım. Sikerler, Ayrıntı da çakallık mı yapıyor ne, nasılsa Chuck'ın belli bi' ünü var, yapıştıralım okura filan. 350 sayfa kitaba 24 milyon mu verilir lan...

Misil


Adnan Polat dün yaptığı basın toplantısında bir nevi Stoch'un intikamını alacağını ima etmişti. Herkes Lugano veya Hazard'ı konuşurken, Aziz Yıldırım'ın tek hayali olan Ronaldinho'nun Galatasaray'a birkaç gün içinde geleceği haberini almış bulunuyoruz. Bu transfer gerçekleşirse, hali hazırda futbol oynayan en sevdiğim topçu ve George Best'den sonra gelmiş geçmiş en yetenekli futbolcu olan Ronaldinho hatrına 18 tane çocuk kesmeyi planlıyorum.

Şoktan öte bir halde olduğum için pek mantıklı şeyler yazamayacağım şuanda. Ancak bu transferin olma ihtimalinin Fenerbahçe'ye gitme ihtimalinden çok daha fazla olduğunu düşünüyorum. Büyük ihtimalle Elano'yu takasta kullanacağız, tabi artı da birkaç milyon euro veririz. Milan'ın gençleşmeye çalıştığını düşünürsek, -R10 için geçerli olmasa da bu- Dünya Kupası performansından sonra, Milan nispeten daha genç olan Elano'yu kadrosunda düşünebilir. Rijkaard her ne kadar Barça'daki son döneminde arası bozuk olsa da, eski öğrencisini takımda görmeyi istemiştir. İsim Ronaldinho olunca imza atılmadan hemen atlamak olmaz, ancak isim Ronaldinho olunca heyecanlanmamak da olmaz...

4


"Ulan hani biz üçümüzdük ligin yeni jenerasyon yıldızları. Hani üçümüz ligin anasını sikecektik, hani kardeştik, hani kankaydık lan! O kılkuyruk sizi ayarttı ben biliyorum. İnşallah Kobe ebenizi siker de göt gibi kalırsınız."

Carmelo Anthony

346

Türkiye'nin "büyük" basketbol blogger'ları beklemiyorlarmış efendim James'in Heat'le imzalamasını. Haziran sonunda yazdığımda muhtelif yerlere ben insanlar güldüler. Dün akşam King James, Heat'e gideceğini açıkladı. Wade-James-Bosh gibi bir 2-3-4 kombinasyonu olan takım Doğu'da kolay kaybetmez. Şimdi konuşulan Beasley'i de gönderdikten sonra Heat elinde kalan 8 kişilik yeri nasıl dolduracak? Bunun cevabı belli, veteran free-agent'lar. Mike Miller az önce Heat'le imzalayacağını açıklamış. Dahası da gelir.

Bir anektod verelim. LeBron kararını açıkladıktan 10 dakika sonra Iverson, Pat "The Great" Riley'i aramış. Sizde oynamak istiyorum demiş. Riley'nin cevabı: "Thank you, AI. But 'No, thank you'"

Artık yavaş yavaş korkabilirsiniz.

Salcı


Yeni sezon Bordeaux home. Yakalarda hoş bir detay var;Fransız bayrağı renklerini kondurmuşlar 3 parçalı yakaya. Tasarıma aşinayız zaten İtalya'dan. Benim aklıma şu takıldı. Hani bizde çok yapılır salakça, orda da adamların formasındaki bu detaya bakıp "ulusalcı lan bunlar" diyen var mıdır...

"Ahaha"


Neredeyse dip dibe 4 adamdan ikisinin böylesine gülmekten gebermesi, diğer ikisinin de kasıtlı görünür şekilde dimdik karşıya bakması... Anlık şurda gördüğümüz tabii, 2 saniye sonra diğerleri de yarılmış olabilir evet ama, yine de çok abuk.

Chris Bosh ve Dwyane Wade Heat'le İmzalıyor

Böyle güzel bir haberle dönüş yapmak ayrı bir güzel.

Yarım saat önce yayınlanan ESPN raporuna göre Dwyane Wade Heat'le sözleşme uzatma kararı aldı. Yanında Chris Bosh da Heat'le imzalıyor.

Gözler ise LeBron'un üzerinde. Beraber oynamak istediklerini her fırsatta dillendiren bu üçlüyü bir araya getirmek için gerekli olan cap space şu anda Miami'de mevcut. Yarın TSİ 04.00'da LBJ ESPN canlı yayınında açıklayacak takımını. Bu takım Heat olursa eğer, bu Enjoy the Lappap'ı Miami-Havran karayolundaki kutlamalara bekleriz.

GO HEAT!

22


1. Bu kitabı okuyun abi. Hatta Kuşkucu Somon'u da alın, 6'yı tamamlayın.

2. Bi' an önce alıp kara geçin. Şu anda Idefix'te 22 milyona. 22 lan. Tekrarlaya tekrarlaya Bihter gibi hissediyorum kendimi. Zamanında 40'a aldık da söylemesi ayıp.

Görünmez


Dünya Kupası süresince en çok dikkatimi çeken 2 forma, Hollanda home ile, İngiltere'nin 2 forması oldu. Bu formalarda pek de tercih edilmeyen, biraz da riskli bir yöntem kullanılmış. Formaların başat özelliklerinden olan belirginleştirme, bu formalarda bazı detaylar için tam uygulanmamış ve ortaya ilginç sonuçlar çıkmış.

Hollanda'dan başlayalım-doğal olarak. Hollanda'nın başvurduğu yol, Federasyon ambleminin kenarlarındaki muhtemelen siyah olması (bu kreasyon için diyorum) gereken dış çerçevenin belirgin olmaktan çıkarılması. Aşağıdaki resimde gördüğünüz gibi bir turuncu, bir de dışta beyaz olmak üzere 2 şeritli bir çerçeve var fakat, turuncu renk malum, o beyaz şerit bi' işe yaramıyor.


Ve ortaya çıkan görüntü şu oluyor:


Biz de öyle bir görüyoruz ki, sanki amblemi dış çerçevesiz, öyle alıp koymuşlar. Halbuki değil. Yapmak istediklerini başardıklarını görüyoruz. Zaten basitçe düşünürsek, Nike'dan beklenebilecek bir hamle. Ama Umbro cephesindeki daha da ilginç belki de.

xxx



Umbro'nun yaptığı ise daha beklenmedik. Onlar, zaten bir tane olan, İngiltere'nin tek Dünya Kupası şampiyonluğunu simgeleyen yıldızı forma rengiyle aynı yapmışlar. Şimdiden söyleyeyim, resimleri büyüterek bakmalısınız. Bu halde hiçbir şey belli değil. Bir tek 2. resimde az çok anlaşılıyor.


Selocan daha önce İngilizlerin bu kupadaki kreasyonunun ne kadar iyi olduğundan bahsetmişti. Bu çok riskli ve zekice aynı renk yıldız detayıyla beraber, daha güzel ve değerli birer forma haline geliyorlar.


Bir de;sanırım İngilizler de Almanlar gibi away formayı gerçek haliyle giymedi sanırım değil mi? Hatırladığım kadarıyla giymedi, kırmızı şortla giydiler 1 ya da 2 kez-bir garanti, Almanya maçı işte. Zor geldi şimdi, bilen bi' söyleyiversin bea.

Şimşek Edit:Evet, mstar1 doğruladı. Bir de Slovenya maçında öyle giyilmiş, etti 2. Lan büyük bloglarda olur böyle ani cevaplar filan, sınıf mı atladık lan noluyor, biri bi'şey söylesin. Götüm kalkıyo' bak.

Titrek


Nike'ın bu sezon Titrek bir strateji izlediğini farketmişsinizdir. Umbro'nun 90'lar başlarında şimşek tarzı formalar yaptığını hatırlıyoruz. Nike yaklaşık 20 sene sonra aynı maceraya atılayım demiş. Bu arada bizde formaları nasıl GSStore tasarlıyorsa Juventus, Inter, Man U vb... yani Nike kulanan takımların formalarını Nike tasarlıyor herhalde. Çünkü pek çok takımın tesadüfi bir biçimde şimşek tarzına bürüneceğini zannetmiyorum. Ayrıca Man U'nun away forması ile, Juve'nin kaleci formasının birebir aynı tasarımda olduğunu düşünürsek, ki Juve'nin kaleci forması kalıbı Nike'ın kaleci formasından değil, Nike'ın tıpkı Adidas'ın kalıplarında olduğu gibi, önceden hazır bulundurduğu tasarımları var demek ki. İsteyen hiç uğraşmadan bu hazır Nike tasarımlarını formalarına işliyorlar demek ki (dikkat, kalıp değil)... Her neyse Nike'ın şimşek sevdası Werder'in formasında en üst seviyeye çıkmış. Galatasaray'ın 91-92 sezonu şimşek formasına akıl almaz benziyor. Şimdi adamlar 20 sene önceki tasarımı kullandığı için küfür mü etsek, yoksa omuzlara mı alsak bilemedim.



Sevgili Arda Er'e paylaşımı için çok teşekkür ederim.

Nerden Nereye Dünya Kupası Özel 8


4289


"Boş zamanlarında Atatürk'ün elinden tarihle ilgili kitapların düşmediğini hatırlarım. Bir gün yine Atatürk, tarihle ilgili kalın bir kitap okuyordu.Öylesine dalmıştı ki, çevresini görecek hali yoktu. Bir sürü yurt meselesi dururken Devlet Başkanı'nın kendini tarihe vermesi, Vasıf Çınar'ın biraz canını sıkmış olmalı ki, Atatürk'e şöyle dediğini duydum:

Paşam... Tarihle uğraşıp kafanı yorma. Mayıs'ta kitap okuyarak mı Samsun'a çıktın?

Atatürk Vasıf Çınar'ın bu çok samimi yakınmasına gülümseyerek şöyle karşılık verdi:

Ben çocukken fakirdim.İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim. Eğer böyle olmasaydım, bu yaptıklarımın hiçbirisini yapamazdım."

Şimdi bunun üstüne Turgut'un "Ben masal okumam" ve Tayyip'in "Okumaya zamanım yok ama kitap özetlerine göz atıyorum" cümlelerini karşılık olarak sunmuyorum "Ulusalcı" anlaşılmamak için.

TDK


Buradan yetkililere sesleniyorum. Bu resim Spor Servisi'ne çıkmazsa Ntv başta olmak üzere bütün Doğuş grubu kuruluşlarını bombalarım. Johan başganı bu formayla görmek bizi üzüyor ama Ajax yönetimi de her zaman ibne arkadaşım, adamın hayatı onlarla didişmekle geçmiş.

Asimetrik


Almanya'nın bu turnuvadaki ikinci forması (niyeyse "away" dersem olmazmış gibi geldi) muhtemelen en şık formalardan biri. Giydiler de. Ama tam olarak giymediler. 2 kez giydiler fakat, kombinasyon olması gerektiği gibi uygulanmadı. İkisinde de ilk formanın bir parçası olan siyah şortu giymek durumunda kaldılar ki, dünkü maçta aslında gayet rahat beyaz şortu giyip doğru kombinasyonu oluşturabilirler ve biz de formanın (yukarda olduğu gibi) esas halini görür ve daha uyumlu bir forma görürdük sahada. Çünkü beyaz formanın şortunda, malum siyah, şeritler beyaz. Bu siyah formanın şeritleri de altın olduğu ve esas kombinasyonunda şort beyaz olduğu için normal bir şekilde altın şeritli siyah şort yapmamışlar. Bunun bir benzerini de Galatasaray yaşadı sezon içinde, beyaz formayla.

Dünkü maçta tünelde ilk olarak Almanya'yı gördük. Baktım full siyah-yine. Dedim o vakit Arjantin de çubuklu altına beyaz giydi (ki var mı beyaz şort aslında bilmiyorum). Bir de anladık ki, Arjantin bilindik çubuklu altı siyah şortla sahada. Sanırım formayı seçenlerin üst açık-alt koyu vs üst koyu-alt açık kombinasyonuyla çıkılan maçlardan haberi yok. Yani yanlış bir tercihle siyah formayı olması gerektiği gibi izleyemedik. Kalan maç(lar)a inşallah.

Bu formayı güzel kılan detaylardan biri de, kırmızı ayrıntıların asimetrik kullanılması.



İlk resimde çok yan durduğu için Michael abi, anlaşılmıyor. Bunu koyayım dedim, tam görülsün. Maç fotolarında da hep milletin kolu-bacağı birbirinde olduğundan seçilemiyor.


Ve bu asimetri çoraplara da yansıtılmış, ki "çüş" dedirten kısmı da bu-arkalı/önlü biçimde hem de. Tamam Alamanlara özel muamele de, bu çok fazla. Ha ben gene de görünce formasal orgazm geçirdim o ayrı. (Göremeyenler resimleri büyütsün)


İnanılmaz. Arka kısma da dikkat, sırt yani.


xxx

İkinci kısma da değinip yatayım. Bu asimetri olayı benim hoşuma gidiyor. Ne de olsa farklılık, ve çok da örneği yok. Bu konudaki (en azından ilk akla gelen) örnekleri de gösterip, postu bitirelim.


Bu sonuncu tam olmuyor gibi ama, neyse.