Kuzu



Şu postta bahsettiğimiz husustan söz etmenin sırası geldi. Eurobasket 2011'de İspanya'nın 1. forması, yani normalde beyaz ağırlıklı ve kırmızı detaylardan oluşan formasında, bu kez kırmızı yoktu. Onun yerine "v" yaka siyah renkte yapılmıştı. Turnuvadan çok az maç izleyebildiğimden, bu formayı da geç gördüm ve çok şaşırdım. Yadırgadım da tabii.

Milli takım formalarında farklı renk kullanma konusu benim hep kafamı karıştırır. Burada da 1-2 postta bahsetmiştik. Mesela Meksika'nın siyah 2. forması var yakın dönemden. Başka birkaç örnek daha;az. Peki bu ne kadar doğru? Bunu aslında başka bir postta, genişçe, örneklerle ve iyice derine girerek yazmalı. Ama şu formayı görünce bu soruyu sormalıyız.

Tepkiler nasıl oldu acaba, bir de. Yani elinde beyaza "katık edebilecek" 3 renk (kırmızı, sarı, mavi) varken, neden siyah? Kulüp takımında sıkıntı çıkmaz çok, ama malum, milli takım konularında daha hassas olunabiliyor. Biz mesela 90'ların sonu ve 2000'lerin başında grili A Milli futbol takımı'na grili formalar giydirmiştik. Kimden çıkmıştıysa?

Neyse, yazıyı, bu postun konusuna uyan yeni bir formayla bitirelim. Yeni Galler deplasman forması. Genelde beyaz ve sarı renk giyerlerdi 2. forma için, bu kez ise kırmızıdan "daha koyu" bir deplasman forması seçmişler.


Retro 125



Evet, çok benziyor.

Cihat Akbel

Hani biz burada Inter'in 2 yıldır yaşadığı logo-arma-amblem vs. bolluğundan söz ediyoruz ya, -tam şu noktada link vermeye üşenmek- bu sorun(?) meğer taa 60'larda varmış.




Forma, 60-61 Juventus çubuklusu. Dayılar o zamana kadar 10 şampiyonluğu çaktığı için, yıldız da var. İlk yıldız onlarda sanırım. Arma yok, İtalya bayrağı üstüne yıldız, yanına da yuvarlak İtalyan bayrağı. Bu dönemde önceki sezonun kupa sahibinin formasında taşıdığı o yuvarlak, o zamanlar belli ki, şampiyonun formasında yer alıyordu. Çünkü 59-60 şampiyonu da Juve.






Ama şu var, neden ikisini de sol tarafa koymuşlar ki? Basit açıklaması, "e akıllarına gelmemiş" şeklinde olabilir, sonuçta o zamanlar kulüp arması bile yok formada. O kısımlar gelişmemiş. Ama yine basitçe, "abi şu yuvarlaklı bayrağı da sağa koyalım bea" diyen birinin çıkmamış olması da ilginç. Ya da çıkmıştır da, "otur lan sen yerine, bi' karışma" diye püskürtülmüş olabilir.

Bu arada alttaki forma, o zamandan değil, sonradan yeniden üretmişler, retro hesabı. İlk resimde tam görünmüyor diye böyle koydum.

Krause


Konu bu sezonki Atletico çubuklusu. Daha doğrusu çubukların arasındaki o ekstra ince çubuklar. Mavi olanlar yani. Daha net resimler buldum, ama sıkıntı çıkardı nedense, yüklenmedi. Bunda da çok net olmasa da seçilebiliyor. Benim hoş bulduğum bir tercih. Bizim siyah katkılı parçalı gibi işte.

Muhtemelen daha önce de örneği yoktur. Modern zaman haltları bunlar.


Bir de Güney Amerika'da (Brezilya?) gözümüze takılan türden çubuklulara benziyor bu forma-yüzde yüz değil tabii, mantıken. Fluminense, Gremio, Santos deplasman...




Futbol dünyasındaki en ilginç forma türlerinden biri bu. Hani öyle ilginç ki, toplamda kaç tane var bilmiyorum ama, 3 tane bile olması fazla geliyor bana.

Retro 124

Poppy


Tesadüfen dedikleri türden, Akşam Cumartesi'de Lig Tv ablalarıyla yapılan röportajı gördüm bu akşam. Böyle 8-9 tane. Zaten son 5 senenin en büyük haber klişelerinden bu, "spor medyasındaki kadın yükselişi" bla bla. Bilmek istemeyenin bile kafasına kazıdılar. Sine, Burcu zaten büyükbaşları, Beyazadam vardı bi' ara, şimdi pek görünmüyor, bi de şu Fıstıkoğlu falan, Berfu Haşıoğlu. Ha bi' de hayatınızda görebileceğiniz en itici tiplerden Ayşin Zeren. Geçen sene Mehmet Ayan'la haftasonu programları vardı, bu sene hiç denk gelmedim, herhalde bitirdiler. Neyse. Bu en tepede (tabii koptuk bayağı) bahsettiğim röportajda şöyle bi' kısım var:

- 'Futbol oynamayan futboldan ne anlar' şeklindeki görüşten bazı erkek futbol yorumcuları bile payını alıyor...
Nazlı Canyurt: Futbol oynamamış ama en iyi teknik direktörler arasına girmiş Mourinho'nun güzel bir sözü var; 'İyi bir jokey olmak için önce at olmak gerekmiyor.'

Muhabbetin tamamı şurada. Hani tamam, "yükseliş" falan da, manzara da bu yani. Onu bilelim.

Nerden Nereye 63

Gamova


L'Equipe'in tüm zamanlar Kupa 1 11'i. Seedorf'un "underrated"lığı hakkında çokça fikir veriyor.

Retro 123

Taslak


Bizde kırmızı-beyaz renkli takım çok. Bu takımlar da 3. bir renk lazım olduğu zaman genellikle siyahı, onun kadar olmasa da griyi seçerler. Dışına çıktıkları her hamle, memleketteki forma kültürünün gelişmesi adına olumludur. Antalyaspor -kimin fikridir bilmiyorum- 4 sezondur kırmızı, beyaz ve kırmızı-beyaz formalarının yanına mavi renkli forma da ekliyor. Rakamlara bakınca az giymiş de olabilirler. Şu noktada çok önemli değil. Zamanla.



Tek sezonluk yapsalar bu kadar önemli olmayabilir. Ama 4 sezon üstüste bunu gerçekleştirmiş durumdalar, ve takdir edilesi. Umarım bu mavi rengi sadece üstlerine geçirmekle kalmamış, özümsemişlerdir de. Her sezon yapmaları değil mesele, ama misal böyle 10 sezonda 7-8 kez setlerinde yer alsa yeter. Sonuçta Anadolu takımları'nın böyle işlerde eli olmuyor. Yavaş yavaş halledecekler işte.


Bir sezon şu vasat Nike kalıbıyla, 2 sezon Puma'nın büyük "V"li kalıbıyla, bu sezon da yine Puma'nın şu çapraz çift şeritli kalıbıyla giydiler mavi formayı. Ayrıca, bu sezon (aşağıdaki resim) mavi formayı daha koyu yapmaları da daha doğru tercih. Çünkü açık mavi yapınca, beyazdan pek bi' farkı olmuyor.




Not:Uyarı için Sportman'e teşekkürler.

Retro 122

Fogg


Çok geçmeden yapalım şu işi. Efenim yeni bir oluşum var. Twitter hesabınız varsa görmüş olma ihtimaliniz yüksek. Rt edildi, bahsedildi, adı geçti. İsmi Moon Station Z. Sinema-Kitap-Müzik ekseninde yazılar yer alacak. Blog aleminden tanıdığınız, çıkarabileceğiniz birçok güzel adam var "kadroda". Ben de dahilim. Umarım uzun süreli olur. Oraya da bekleriz anlayacağınız.

Resim ne alaka, çağrışımdan dolayı-araya sıkıştırmak istemek. Auster'ın iyi kitaplarından Ay Sarayı. Önerilir. Hikayenin odağının sürekli değişmesi daha önce Auster okumamışlara farklı gelebilir. Onun haricinde pek sorun yok. "Başyapıt" diye ortalığa sürülen Sunset Park'tan da kesin olarak daha iyi. Onu da ekleyelim.

Wadap Dre


Gördüğünüz üzre, Galatasaray'ımızdaki "nigga" etkisi günden güne yoğunlaşmakta. Kobe sadece Nike bağlantısıyla mı geldi sanıyorsunuz? Kazım sadece başlangıç. Şu resimde "normal şekilde" selamlaşmaları da, bu faaliyetlerin alttan alta, sinsice devam ettiğini gösteriyor. Benim için sorun yok. Full cap'lerle gideriz maça. Blingler falan.

Retro 121

Seri Üretim







Retro 120

Tardini




Bizim buralarda tabii, bu işler yerleşmediğinden, böyle yeni bi' renk, yeni forma olunca, hemen yeşeriyoruz. Üstümüze geçiriyoruz. Güya nefret edilen bizim turuncu ve mor, hatta mercan forma deli gibi sattı. Buradan aslında toplumsan bi'takım... öhöm neyse. Ne diyorduk, maçı açtım amınakoyim. Böyle bazı turkuazsal, yeşimsel manzaralar var. Aha dedim, yine sıçış göreceğiz.



Karabükspor (kardemirdemirçelikkarabükspor'du bi' ara di' mi?) ilk 2 iç saha maçında, muhtemelen açık yeşil olarak, ya da -belki- turkuaz olarak isimlendirilebilecek formasını giydi. Acaba nereye kadar böyle gidecekler, göreceğiz. Bunu "ulan oğlum manyak mısınız içerde bunu giyiyor sunuz?" diye -kendimizce- eleştirmek de namümkün. Çünkü bu sezonun forma katalogu'nda bu forma, "İç saha 1. forması" olarak kayıtlı..........................................................................................................................................................



Bu da ligdeki 2. maçları. Gençler deplasmanı. Orada mavi üstü beyaz çubukluyu giymişler. Böyle işte kafalarına göre işler. 3. formayı 1. forma olarak göstermişler arkadaş, kafalara bak ya.


Nerden Nereye 62





Retro 119

Lavoisier


J.M. : Kümede kalıcaz panpa.

Retro 118

Nerden Nereye "Eurobasket Özel" 3

Sun Jihai


Kaç sene oldu bilmiyorum da, beş seneden fazla oldu, İspanya Basketbol Milli Takımı Li-Ning marka formalar giyiyor. Başlarda yadırgıyorduk tabii, "kim bunlar amk" falan diye de, alıştık. Şimdi normal geliyor. Yok Shaq'a sponsor oldular, sonra Espanyol'la anlaştılar vs. Bu sezon başında da Sevilla ile anlaştılar. Sevilla'nın Avrupa için özel formalar geleneği dışında bir artıları yok şimdilik. Aşağıdaki resim ortada. 3 tane birbirinin aynısı forma. Joma'dan sonra olmadı bu, ama konumuz başka.


Şu sıralar devam eden Eurobasket 2011'de İspanya takımı'nın giydiği formalar, sanki bu Sevilla'nın giyeceği formaların kolsuz hali. Hani direkt renk olarak aynısı yok, ama her şey ortada. Yani muhtemel öyle değildir ama, insan biri yapılırken, diğerinin düşünüldüğü ya da direkt alıp ona yapıştırıldığını aklına getiriyor ister istemez. Henüz yeterince yol katetmediklerinden mi diyelim nedir artık...


Bu İspanya formasıyla ilgili bi' husus daha var, ona da geleceğiz.

Retro 117

Smodis


Kuzen, ben ve kardeşim gezinirken kuzenin tanıdığı bir berber dükkanına girdik. Selam vs derken kafalar yukardaki televizyona döndü. Evden çıkmadan o gün Denizli-Göztepe maçı olduğuna dair bi'şeyler okumuştum, ama bu maç o değildi sanki. Nedeni de formalar. Bir-iki yakın çekimden sonra anladım ki, bu maç o maç. Fakat giyilen formalar konusunda ufak bi' sıkıntı var gibiydi?

Halledilmesi ancak seneleri bulur, ama hakikaten buralarda forma kültürü çok geride abi. Her postta yakınıyoruz işte neredeyse. Şu maçta Denizli neden beyaz giyer? Neden "esas" formamız o kadar değersiz bizim için? Gerekirse "uğrunda öleceğimiz" o takımın forması neden bu kadar atıl kalıyor? Bu Anadolu takımları'nın deplasman forması tutkusunun altında ne var, çok merak ediyorum.

İlk bakışta siyah üstünden gidip, Denizli'nin düz siyah, öyle olunca da Göztepe'nin beyaz forma giydiğini düşünebiliriz mesela. Ama öyle de değil. İki takımın da deplasman forması giydiği maçlar. Ne dersen de.

Retro 116

Meyde


Bu sezonun en iyi forma ikilisi Inter'in olabilir. Sadeliğin ve şıklığın dibine vurdular. Tabii yine özellikle bu konularda kurulacak cümlelerin "öznel" olduğunu belirteyim. Yani o iki formayı bombok bulanlar da vardır eminim. Neyse işte, geçen sezonki bi' değişik geçişli çubuklu ve feci 90'lar'ı çağrıştıran iki formadan sonra, bilinçli midir bilmem ama, tam tersi, çok sade 2 forma var bu sezon. Ve yakın dönemi andıran bir forma var ayrıca.




Giyildiği dönemden de (02-03 ve 03-04 sezonları) net hatırladığım bu çapraz çift şeritli beyaz forma, benim tüm zamanlarda en sevdiğim 10 formadan biridir. Bir ara denk getirebilirsem almayı bile düşünüyorum. Yıllar sonra hemen hemen aynısını yeniden giyecek olmaları çok hoşuma gitti.

2. resim, 03-04 Inter forma tanıtımı. Büyük umutlarla gelen, fakat sadece kısa Inter kariyeri değil, bütün Ajax sonrası kariyeri büyük bir fiyaskoya dönüşen Van der Meyde de orada. Tosun da. Büyük Kaptan Javier de, emektar Toldo da. Oha şimdi farkettim, çok simetrik dizilmişler lan. Maç içinden bu beyaz formanın doğru-düzgün fotoğrafını bulamadım. O yüzden bu 2. resmi koymak zorunda kaldım, o dönemden. Ki beyaz, aslında önceki sezonun forması, ama çok sevildiğinden mi, ya da başka bir sebepten mi, sonraki sezon da giyilmesine karar verilmiş ve bu tanıtımda yer almış.

Nerden Nereye "Eurobasket Özel" 2

Harun


''HADİ LİNÇ EDELİM !11!!11!!''