USA Basketball


Maçları izlerken şaşırıyor insan. 3-0 oldu Amerika. Bu sabah özellikle kalktım, zira maçlar benim yerel saatle sabah 5'te, Yunanistan'la oynayacaklar diye. NBA'de sezon bittikten beri bu kadar yıldız oyuncunun bir arada oynayamayacağı, top kullanma sıkıntısının olacağı, rol adamlarının eksikliği ve uluslararası düzeyde basketbol bilgisi eksikliği olduğu konuşuluyordu. Ancak Amerika o kadar rahat oynuyor ki maçları... Şu ana kadarki üç maçta da 12 oyuncu da forma giydi, box score'a bakıyorsunuz en fazla süre alan oyuncu 22 dakika. Kobe suskun, NBA'deki havası yok; ancak Wade'in tamamen iyileşmiş olduğunu hesaba katarsak çok gerek de yok. Guard rotasyonları tek kelimeyle inanılmaz. Kidd, Paul, Deron. Bir takımın rotasyonunda 3. guardı Deron Williams ise iki dakika durup düşüneceksin birader. Chris Bosh bugün kenardan gelip 18 sayı attı, Wade'in 6 top çalması var ki bunlar oyunu devamlı yavaşlatmaya çalışan Yunanlara karşı Amerika'nın en büyük silahını oluşturdu, fast breakleri.
LeBron'a ayrı bir paragraf. Kardeşim tamam bu adam NBA'de bile fiziğiyle canavar gibi de, olimpiyatlara ya da başka bir uluslararası turnuvaya gelince iyice sırıtıyor. Bir ara bana göre Alper Yılmaz'la beraber (!) Avrupa'nın en iyi savunma yapan guardı olan Diamantidis'le yan yana görüntüye geldi, cümleten ağzımız açık kaldı. Resimdeki smacı da Wade'in bir top çalması sonucu potaya zımbaladı LBJ.
Olay resimdekilerde. Üniversite koçlarının milli takımı çalıştırmasını sevmişimdir her zaman. Daha bir yaratıcı ve daha bir disiplinli oluyorlar. Biraz da zone oynatırlar diye seviyordum aslında, ama K'de öyle bir şey yok tabii. Krediyi bu yukarıdaki üç adama vermek gerekir diye düşünüyorum, bu kadar yıldız dolu bir kadroyu bu kadar güzel harmanladıkları, disipline soktukları ve en önemlisi defans yaptırmayı öğrettikleri, aşıladıkları ve zorunlu kıldıkları için. Amerika altın madalyanın en büyük favorisidir. Cumartesi günü İspanya maçı var, herkes çok sıkı bir maç bekliyor ancak ben en az 15 sayı ABD diyorum, bakalım.

0 yorum: