Finaldeyiz evet ama, herkesin Barça taraftarı olmasından fazlasıyla rahatsızım. Güzel futbolun yanındasınız tamam da, o çizgiyi aşmasanız bir de. Gole deli gibi sevinenleri de anlıyorum, tabii ki Barça-Man finali, bir Man-Çelsi final tekrarından yeğdir ama, "finalde sikicez Mençıstırı" olayına girince olmuyor işte... Efendi gibi "futbolsever" olarak kalsana, ne o 7 ceddin katalan'mış gibi ağızlar.
Yalnız olayın ne hale geldiğini gösterecek en büyük örnek de şudur, Ali Okancı'nın blog'undan:
23: 37 Beyler abartmıyorum. Babam aradı. Ağlıyor telefonda. Olamaz böyle birşey. Babam ağlıyor. Barcelona gol attığı için, Chelsea'nin çirkin futboluna sinir olduğu için bağırıyor sevinçten...
2 yorum:
Bu "güzel futbol" adamlarını ben bir türlü sevemedim, sevmeyi beceremedim işte, kabiliyetsizlik bende mi onu da bilmiyorum. Bu tipler bana çok samimiyetsiz geliyor en başta.
Etraf bir iki tane maç sunan, İngilizce uyduruk köşe yazıları okuyan, zamanında Cm'de Kennedy Bakırcıoğlu ve Maxim Tsigalko'yu alıp kendini taktik deha sanan adamlarla dolmuş. Sözünü ettiğim adamlar bu güzel futbol lafı altında hem bizim futbolumuza hakaretler yağdırıyorlar, hem de kanallarındaki sunucuları kucaklarına alıp, Facebook adreslerinde terli ve yağlı suratlarıyla sırıtıyorlar.
Hele ki bu Barcelona meselesi artık direkt antipatik olmaya başladı. Ulan, Fenerbahçe'nin veya Galatasaray'ın Barcelona gibi oynayabilmesi için Xavi'lerden İniesta'lardan önce totalde Rafael Nadal'lara, Miguel Induráin'lere, Rafael Munoz'lara,Francisco Javier Fernandez'lere ihtiyacı var. Hele bir bunları bul, boktan ya da değil; belirli bir spor kültürün olsun, ondan sonra orta sahandaki Selçuk, Xavi gibi oynamaya başlar.
Bu yaptıkları Kardeşler Kıratanesinden Espresso Macchiato istemek gibi bir şey. Bunda suç, sana bu kahveyi sunamayan garson Aziz Yıldırım'da değil, semtinde Starbucks yerine Kardeşler kıratanesi görmeyi kendisine yakıştıran Belediye Başkanı'dır.
Yorum düğmenizi meşgul ettim, affola :)
ayıpsın abi, sana blog bile açık. istediğin gibi.
dediğin samimiyetsizlik ve yetersizlik ortamında onları sevememen normal. aceto da hep söver ya, solcuyum ayağına barça'lı olanlar diye. o hesap işte. ben o kadar yıldır bu takımı tutuyorum, evelsi gün o gole, atıldığı an dışında efendi gibi sevinemedim. niye? net ortamına bir daldım, abov...
bu konuyla ilgili yazıcam bir ara. ama ne zaman bilmiyorum.
dediğin gibi tsigalko'yu alıp da cm dehası olanlar, 2 güzel gol veya hayatlarında görmedikleri futbolu görünce hemen "güzel futbol" sevdalısı kesiliyorlar. ulan pezevenkler, benim suçum neydi kötü zamanında bu takımı tutarken. iyi halde sevmek kolaydır amk yerinde.
Yorum Gönder