Nankör Oyun


Bu geceki Cl maçlarıyla birlikte, futbolun her zaman da "ekilenin biçildiği" bir oyun olmadığını 34342. kez görmüş olduk. Yani bir maçta, 3 tane bala-göte gol olabiliyormuş. 20 şuttan bir cacık olmuyormuş falan fıstık. Galibiyet veya değerli beraberlik, hatta çok gollü değerli beraberlik bile, pek çaba harcamadan ayağına gelebiliyormuş.

Gol açısından bereketli geceydi yine. Maç başına 3 gol. Sürpriz sonuçlar da var. Bunlar Roma galibiyeti, Anortosis-Inter ve Werder-Pana maçlarıydı. Barça-Basel maçını bazıları gibi sürpriz olarak nitelendirmiyorum. Durumu bilen ve maçı izleyen anlar zaten.
İzlemeden, skora bakınca Anortosis yine büyük iş yapmış, öyle değil mi? Hayır! Alakası yok işte!!
İlk gol, defans anlaşmazlığından;ikinci gol Cambiasso'nun kafayla uzaklaştırma denemesinin ardından elemanın sırtına çarparak gol oluyor;üçüncü gol de Burdisso'nun uzaklaştırmak için vurduğu topun bir rakip oyuncuya çarpması, ve ardından bu elemanın topa çabucak vurmasıyla oluşuyor. Ha, şimdi diyen çıkar, "e gol kardeşim allah allah, beğenmiyorsun bi' de" diye. Ama kazın ayağı öyle değil işte. Ama bu kadar da şanslı olunmaz, elbet bir yerden çıkar bunun acısı. Zaten yedikleri 3. golün ardından Mourinho'nun "bilen biliyor nasıl attığınızı gençler, siz hiç sevinmeyin delibaşlar gibi" şeklinde bir bakışı vardı ki, her şeyi anlatıyordu.
Sonra biz de sempati besliyoruz adamlara, aman büyük takıma çelme taktılar vs. İzlemeden anlaşılmıyor işte. Bak, Hoffenheim öyle mi? Gelene 4 atıp yolluyor herifler.

Roma-Chelsea maçı ayrı rezalet bu konuda. Skora bakınca nedir görünen? "Vaay, Roma'ya bak sen, ligde sıçıyolar ama, EPL liderine 3 attılar, helal beee". Tabii. O kadar kolaydı. %56 ile topa sahip olan Chelsea, 21 şutu olan Chelsea, 10 korneri olan Chelsea (Roma 1 tane attı), ama kazanan Roma. Evet kazandılar, tebrikler. Ama kazanmayı daha çok hak eden Chelsea'ydi. 10 kişi kaldıktan sonra bile yüklendiler, Roma da artık 2 farkın rahatlığıyla mı ne, gitmedi de ileri.
Yazık oluyor işte böyle sonuçlar ortaya çıkınca. Sonra ortalık Lucescu, Benitez gibi "oynamadan kazanma" amaçlı hoca ve bunların takımlarıyla doluyor.
Roma'nın kazanmasına sevindim, o ayrı. Adamlar bokun içinde. Bir umut olacak şimdi. Ama bu şekilde kazanmaları, futbolu seven ve bilen adamı üzer.

Barça evet 1-1 kaldı ama, pozisyon açısından diğer maçlardan hiçbir farkı yok, bir ton kaçan net pozisyon, direk filan var. Nasılsa tur garanti gibi. Kafa rahat olunca, bariz hedef olmayınca, oyuncu da tam odaklanamıyor tabii. Normal bu.
Yalnız atılan gol bir harikaydı. İzleyince evet, bir olağanüstülüğü yok ama, mesele golün atılış şeklinde. Messi o kadar rahat atıyor ki golü. Sanki halı saha maçında falan. Bu adamı bu rahatlıkta görmek aslında insanı korkutmalı. Bunu böyle yapan, daha neler yapamaz ki?

Atletico için yazık oldu diyeceğim ama, L'Pool da sonlara doğru çok bastırmış. Penaltı pozisyonunun kesinliği yok, normalde verilse de verilmese de bir şey denmez. Ama böyle bir maçta, hem de uzatma dakikalarında verirsen, olay değişir. Ertem Şener'in çocukluktan kankası "Stevie-G" de kaçırmadı tabii penaltıyı.

0 yorum: