Fenerbahçe, Cüneyt Çakır, Tanıdığı olan yazarlar, Çirkeflik, Bir daha Fenerbahçe

Şimdi direk maç yazısı yazmadan böyle bir yazı yazmak farz oldu. Maç zira Galatasaray'ın galibiyetinden çok Fenerbahçe'nin kaybetmesine odaklı oldu, her Galatasaray galibiyetiyle biten maç gibi. Paşalar kendisi yenince daha usul erkân bilmeden "Hindi baba hindi(!)" çekerlerken, o da neyse, yendikleri zaman hakeme "Hakem çok iyi maç yönetti, Türk futbolu iyi bir hakem kazandı" derlerken iyi ancak o aynı hakem maçı kötü yönettiği zaman-sanki bir tek Fenerbahçe'yi yönetmiş gibi- "Ne biçim hakem bu, futbolu katletti" gibi ithamlarda bulunuyorlar. Galatasaray hiç oynamadı zaten, golleri de Cüneyt Çakır attı, çataldan falan. Fenerbahçe'nin kalecisi ne olursa olsun, isterse sülalesini şey yapsın sahanın ortasında (!) kalkıp Galatasaray futbolcusunun boğazına sarılamaz, hayalarına tekme atamaz. Sonra da çıkıyor beyefendi "Erkekse sokakta çıksın karşıma bunları söylesin!" E sen böyle konuşursan canlı yayında Türkiye'nin karşısında, sokakta gelip biri senin ağzını yüzünü dağıtırsa söyleyecek sözün kalmaz. Lugano'nun kırmızı kartına gelince, bu insanlar zamanında Bülent Korkmaz hakemi alkışlayarak ikinci sarı kartı görünce, kaptanın anne-avrat-kız kardeş kalmadan şey yaptığının çocuğu Bülent atıldı diye vücudunun arka taraflarına kına yaktılar ancak kendi oyuncuları hakeme gözlük işareti yapıp ikinci sarıyı görünce, "Hocam böyle karar mı olur!?!" Rizeli Cumhur örneğini veriyorlar, efendim ona verilmemiş kart. Herkese aynı standart olmalı tabii ki ancak Rize'de olan hakem yanlışlığı olmuyor, buradaki hakem maçı katletmiş oluyor. Gökhan Gönül'ünki en çok tartışılan ancak en kolay olanı. Paşamız top toplayıcıdan istiyor topu, malum skor 1-1, Fenerbahçe tur atlıyor, yerdeki topu almaya gider gibi yapıp eğiliyor. Aa top geçti. Tacı atacak hacı, hakem düt düt diyecek, topu dışarı at, haydaa bi' taç daha kullan derken bir buçuk dakika geçti. İkinci sarıyı görünce de "Futbolda uyarı diye bir şey var. İkinci sarı kart bu kadar kolay gösterilmez." Arkadaşlar, göz var izan var, hiç mi kural bilmezsiniz, hiç mi top oynamazdınız, izlemediniz. Futbolda birinci sarıyla ikinci sarı arasında fark yoktur! O yüzden hakemler sert hareketlerde direk kırmızı gösterir. Gökhan Gönül'ün kırmızı kartı yüzde 100 haklıdır. Ayriyetten, demiyoruz ki Cüneyt Çakır çok iyi maç yönetti, yıktı ortalığı diye. Ama kartlarda bir istikrar var. Topu değiştiren Volkan Yaman'a sarı kart olunca "Oh ne güzel," Gökhan Gönül yapınca "Ananın ellerini öpeyiiim, Cüüneyt Çaaakııır." Hadi ya... Yok öyle yağma efendim.
Başka bir konu da bu spor sitelerinde yazmaya başlayan yazar arkadaşlar. Spastik tipli, genç birisi var aralarında, isim vermeyeyim problem olmasın. Çok fena Fenerli sanırım. E tabi olmuş yirmi yedi (rakamla: 27) sene. Kuyruk acısı da var tabii. Yazmış bilmem kaç sayfa. Subjektifliğin bu kadarı! Yok hakem maçı katletmiş, hakem başkası olsa Fener vark atarmış, bilmemneymiş. Arkadaş, Fener'e verecek hakem kalmadı ki. Onu istemeyiz, bunu istemeyiz. Yok ya, Dingo'nun ahırı mı burası. Çirkeflikte üstünüze yok, ne yapalım. Öyle kabul etmek lazım zahir.

0 yorum: